Examples of using "Avresti" in a sentence and their turkish translations:
Onu dinlemeliydin.
Buna ihtiyacın olabilir.
çok daha etkili bir çözüm olabilir.
Onu yapmamalıydın.
Onu daha önce uyarmalıydın.
Senin bunu beğeneceğini biliyordum.
Burada olmalıydın.
Bizi dinlemeliydin.
Onu sır olarak tutmalıydın.
Sergiyi görmeliydin.
Daha kibarca konuşmalıydın.
Tom'un dans etmesini görmeliydin.
Daha tedbirli olmalıydın.
Birlikte dans ettiğimizi görmeliydin.
Onu asla yapmamalıydın.
Tom'u bulacağınızı biliyordum.
Polisleri aramalıydın.
Tom'u dinlemeliydin.
Tom'u öldürmemeliydin.
Boston'da kalmalıydın.
Önceden telefon etmeliydin.
- Bu kıza kendini tanıtmalıydın.
- Kıza kendini tanıtmalıydın.
Öyle haksız bir öneriyi reddetmeliydin.
Onu görmen gerekirdi.
- Benim yerimde olsaydın ne yapardın?
- Yerimde olsan ne yaparsın?
Daha önce Tom'a söylemeliydin.
Gitmeme izin vereceğini düşündüm.
- Onun tavsiyesini almalıydın.
- Onun tavsiyesine uymalıydın.
O kadar erken ayrılmamalıydın.
Ona böyle bir şey söylememeliydin.
Bu kadar çok dondurma yememeliydin.
Böyle haksız bir öneriyi reddetmen gerekirdi.
Bütün sütü içmesen iyi olurdu.
Sırlarımı ifşa etmemeliydin.
Tom'u seninle getirmemeliydin.
Sen bana yalanlar söylemeyi sürdürmemeliydin.
Bunu yapabileceğini umuyordum.
Onları dinlemeliydin.
Onu yapabilirdin.
Kız arkadaşımla çıkmasan daha iyi olurdu.
Onu görmeliydiniz.
Onu yapabilir miydin?
Onları görmeliydin.
Onları aramalıydın.
- Ona öyle bir şey söylememeliydin.
- Ona böyle bir şey söylememeliydin.
Şaşırtıcı; ödülü kazanmalıydın.
Boston'da bir gece kalacağını düşündüm.
Böyle aptalca bir şey yapacağını biliyordum.
Beni dinlemeliydin.
Sen bilinmeliydin.
Ne derdin?
Bunun sonunda muhteşem bir etkileşim ve derin bir güven oluşabilirdi
"Ben sana bir hediye getirdim." "Onu yapmak zorunda değildin, Tom!"
Bana söyleyebilirdin.
Beni uyarabilirdin.
Beni görmeliydin.
Benim yerimde olsaydın ne yapardın?
Bu sözleri söyleyen kişi sen olmamalıydın.
Çalışabilirdin.
Bizi görmeliydin.
Onu öpmeliydin.
Onu öpmeliydin.
Onu tutuklatmalısın.
Onu tutuklatmalısın.
Bizi aramalıydın.
Onu aramalıydın.
Onu davet etmeliydin.
- Telefon etmeliydin.
- Telefon etmeliydiniz.
Bana telefon etmeliydin.
Ne zahmet ettin!
Onların dans etmesini görmeliydin.
Sen bana yalnız gelmek istediğini söylemeliydin.
Onu bir sır olarak tutmalıydın.
Onun dans etmesini görmeliydin.
Onun dans etmesini görmeliydin.
İkimizi de öldürebilirdin.
Onların koşmasını görmeliydin.
Onları öldürmemeniz gerekirdi.
15 yıl sonra, 1 Alman Markıyla 1000 lira alabilirsiniz.
Biraz daha sabırla bu bulmacayı çözebilirdin.
Ağzını kapalı tutmalıydın.
Benim koşmamı görmeliydin.
Kyoto'yu ziyaret etmeliydin.
Koşmamalıydın.
Yangını görmeliydin.
Sen Tom'u tanımazdın.
Boston'u ziyaret etmeliydin.
Tom'u görmeliydin.
Ona ne söylerdin?
Ona ne söylerdin?
Onu dün yapmış olabilirdin.
Bunu dün yapmalıydın.
Öyle yapmalıydın.
Tom'u öpmeliydin.
Benimle evlenmeliydin.
Not tutabilirdin.
Koşmamızı görmeliydin.
Onun koşmasını görmeliydin.
Onun koşmasını görmeliydin.