Examples of using "Marcia" in a sentence and their turkish translations:
Pekâlâ, hareket edelim!
Elmanın yarısı çürümüştü.
Bu elma çürüktür.
Bu muz çürümüş.
CQ: Ah, Kadın Yürüyüşü.
Tom çürük elmayı çöp kutusuna attı.
Amerika Birleşik Devletleri'nde Kadın Yürüyüşü yaptık.
yürüyüş platformunda yer alan konular beni temsil etmiyordu
Dinlenmeden yürüme kısa sürede etkisini göstermeye başlamıştı.
Proje programın gerisinde kalıyor.
Hamburgerlerden bıkıp usandım.
Dünyanın her yerinde Kadın Yürüyüşleri yapıldı.
Programın 30 dakika gerisindeler.
fakat hepsi 45 derece hareket yönüne bakıyor.
Pekâlâ, biraz daha çıkartacağız. Sonra yola devam edeceğiz.
Ya çürüyen etin bir kısmını alıp ormanda tuzak kurar
Ya çürüyen etin bir kısmını alıp ormanda tuzak kurar
Ya çürüyen etin bir kısmını alıp ormanda tuzak kurar
Yabancı yatırımcılar bölgesel politik huzursuzluktan dolayı vazgeçti.
Yol'a çıkabilir miyiz, lütfen?
Ne diyorsunuz? Çürümüş etle düzgün bir tuzak mı kuralım
Çürümüş etin iğrenç bir kokusu vardı.
ve adamlarını , gece donmuş Dinyeper Nehri'ni geçerek, şahsen askerleri geri çekerek