Examples of using "Dovevano" in a sentence and their turkish translations:
Onların sizi korumaları gerekiyordu.
Geçen ay evlenmiş olacaklardı.
Herkes İngilizce öğrenmek zorundaydı.
Tom ve Mary koşmak zorunda kaldı.
Tüm gün mecburen orada mı kaldılar?
Tom ve Mary'nin bizi burada karşılaması gerekiyordu.
ve elde edilen tahılları mısır gevreği ve bira yapmak için
Tom ve Mary'nin ne yapması gerekiyordu?
ve sonuçlarıyla yaşayan insanların hikayeleri.
Onlara herhangi bir şey yapmak zorunda olmadıklarını söyledim.
İnsanların evde yerimi doldurmak zorunda kaldığı zamanlar oldu
İç kapak, bir anahtarla manuel olarak sökülmesi gereken 6 büyük cıvata ile yerine sabitlendi