Examples of using "Correre" in a sentence and their turkish translations:
Koşabilirsin.
Koşmaya başlayın.
Koşmayı sever misin?
Koşmaya devam edin.
Çalışabilirdin.
Ben koşmak istiyorum.
Koşmalıyım.
Koşmaktan nefret ediyor.
O koşmaktan nefret ediyor.
Kaçmam gerekir.
Koşmaya başladılar.
- Onun koşmasına izin verme.
- Onu koşturma.
Koşmayı bırak.
Onların koşmasını görmeliydin.
Koşmaktan vazgeçtiler.
Benim koşmamı görmeliydin.
Koşmamalıydın.
Ben sizinle birlikte çalışabilirmiyim?
Koşmamızı görmeliydin.
Onun koşmasını görmeliydin.
Onun koşmasını görmeliydin.
Ben koşmayı severim.
Hızlı koşabilir misin?
Tom koşmaya başladı.
Çalışmaya başlamak istiyorum.
Tamam, gitmeliyiz! Hey!
Koşmalıyız.
Koşmaktan nefret ederim.
Tony hızlı koşabilir.
Onu kaçarken gördüm.
Koşma.
Biz riski almak zorundayız.
Koşan küçük bir çocuk gördüm.
Neden kaçmaya çalışıyorsun?
Tom'un koştuğunu görmeliydin.
Tom hızlı koşabilir.
Riskleri almak istemiyorum.
O riski almak zorunda kalacağız.
Hemen bankaya gitmek zorundayım.
- O hızlı koşabilir.
- Hızlı koşabiliyor.
O riski göze almalıyız.
Biz risk almak zorundayız.
Eve koşmak istedim.
Tom koşmaya devam etti.
Tom koşmaya gitti.
Koşmaya gidiyorum.
Kaçmaya çalıştım.
Herkes koşmaya başladı.
Tom Mary'nin koştuğunu gördü.
Koşuya çık" dedi.
Tom koşmak istiyor.
Tom çalışmaktan nefret eder.
O koşmayı sever.
- Onun koştuğunu gördüm.
- Onu koşarken gördüm.
Tom koşabilir.
Tom koşmalı.
O koşmaya başladı.
Tom koşmayı severdi.
Ben koşamayacak kadar çok yorgunum.
Koşmadan önce yürümeyi öğren.
O her sabah koşmaya gider.
Yağmur yağdığında koşmayı seviyorum.
Koşabilirim.
Biz risk alamayız.
Biz risk almamalıyız.
Tom koşmamızı söyledi.
O riski almaya hazırız.
Ken hızlı koşmak zorundadır.
Niçin risk alalım?
Bence koşmalıyız.
Aslında koşmak zorundayım.
Her gün koşmaya gider misin?
Tom koşmak istemiyor.
Tom kaçmak istemedi.
Koşmayı bitirdikten sonra, o mutluydu.
bu riski nerede alabiliriz?
Hızlı koşmaktan yoruldum.
Koşmak iyi egzersizdir.
Naoko hızlı çalışabilir.
Koşamayacak kadar çok yorgunum.
Tom ve Mary koşmak zorunda kaldı.
Ben o riski alamadım.
O çok hızlı koşamadı.
Tom daha hızlı koşmak istiyordu.
Benim için bu kadar hızlı koşmak imkânsız.
John hızlı koşamayacak kadar çok şişman.
Böyle bir risk almak istemiyorum.
Tom'dan daha hızlı koşabilirim.
Tom güvenle eve geri geldi.
Ya da... Şansımı denerim... Ve atlarım.
Kumarbazlar risk almayı severler.
Çalışacak hiçbir yer yok.