Examples of using "Dirvi" in a sentence and their turkish translations:
Size onun adını söyleyemem fakat nerede yaşadığını söyleyebilirim.
Şunu söylemek için buradayım:
Sizlere bu dağılımın
Tom sana bir şey söylemek istedi.
Fakat burada sizlere anlatmak istediğim,
anlatacak olmak benim için bir fırsat.
Tom sana bir şey söylemek zorunda.
Size ne demeye çalışıyorum öyleyse?
Size söyleyebileceğim daha fazla bir şey yok.
Siz arkadaşlara bir şey söylemek zorundayım.
bir ekonomistim ve size şunu söyleyebilirim ki
Kadının gülümsediğini size söyleyebilir.
yapay zekâda sevgi yetisi olmadığını size söyleyebilirim.
Sana söyleyecek çok şeyim var.
Sana her şeyi söyleyebilirim.
Ben sana garip bir şey söylemek istiyorum.
Sana bir şey söylemek zorunda değilim.
Sana bir şey söyleyemem.
Size birbiri ardına yapılan çalışmaları ve dünyanın her yerinden
ama söyleyeyim göründüğümden daha yaşlıyım.
Sana hayır demeliyim.
Ben sana her şeyi söyleyemem.
- Sana söyleyecek bir şeyim var.
- Sana söyleyeceğim bir şey var.
Tom sana bir şey söylemek zorunda.
Sana gerçeği söylemek istiyorum.
Neden sana bir şey söylemeliyim?
Neden bilet almadığını anlamak için psikoloğa ihtiyacın yok.
Sana bir şey söylemek zor.
Sana söyleyecek bir şeyim yok.
Sana önemli bir şey söylemek zorundayım.
Sana ne kadar üzgün olduğumu söylemek istedim.
Sana gerçeği söyleyemem.
Tom'un sana söyleyecek bir şeyi var.
Ne olduğunu sana söyleyemem.
Sana özel bir şey söylemek istiyorum.
Sana söylemek istediğim bir şey var.
Sana hayır demeliydim.
Sana hayır demek zor.
Sana söylemek istediğimiz bir şey var.
Ben sana cevabı söylemek üzereyim.
Sana söylemem gereken bir şeyim var.
- Sana bir sır verebilir miyim?
- Sana bir sır söyleyebilir miyim?
Sana bir şey söylemeyi unuttum.
Açık söylemek gerekiyorsa, Tom'dan nefret ediyorum.
- Sana bildiğim şeyi anlatamam.
- Sana ne bildiğimi anlatamam.
Tom'un ne düşündüğünü sana söyleyebilirim.
Bu arada sana söyleyecek bir şeyim var.
Sana önemli bir şey söylemek üzereyim.
Hayallerimi sana anlatmak istemiyorum.
Tom'un nerede yaşadığını sana söyleyemem.
Şu anda sana söyleyecek hiçbir şeyim yok.
Sana söyleyecek çok önemli bir şeyim var.
Sana söylemek istediğim çok şey var.
Sana Tom hakkında söyleyecek bir şeyim var.
Tom'un sana söyleyecek çok şeyi olduğuna eminim.
Sana bir şey söylememeliydim.
Ne kadar süreceğini sana tam olarak söyleyemem.
Tom bana sana bir şey söylemememi söyledi.
Sana çocuk bakıcısının adını söylemeyi unuttum.
Tom'u ne kadar çok özlediğimi sana söyleyemem.
Kelimenin nasıl telaffuz edildiğini sana söyleyemem.
Sana söylemek zorunda olduğum şey çok önemli.
Sana telefon numaramı söylemeyi unuttum.
Önce sana bir şey söylemeliyim.
Sana zaten bilmediğini söyleyebileceğim hiçbir şey yok.
Sana söylemek istediğim bir şey var.
Sana kadınlar hakkında bir şey söyleyebilir miyim?
Henüz sana çok şey söyleyemem.
Sana çok kişisel bir şey söyleyebilir miyim?
Sana söylemem gereken bir şey var.
Sana tüm söyleyebileceğim bu.
Onun hakkında bir ya da iki şey söyleyebilirim.