Examples of using "Cinquanta" in a sentence and their turkish translations:
Sadece elli kişi geldi.
Onun elli doları vardı.
Uçakta elli yolcu vardı.
Yaklaşık elli dolar ödedim.
Bu, 50 yen.
Otel elli misafir ağırlayabilir.
Otobüste elli yolcu vardı.
Yarışta elli tane katılımcı vardı.
Toplam olarak elli kişi vardı.
Birlikte elli devlet var.
Yaklaşık elli dolar ödeme yaptım.
Senden elli dolar ödünç almak istiyorum.
- Sen bana sadece elli sent verdin.
- Sen bana yalnızca elli sent verdin.
Bu otobüs elli kişi alabilir.
Amerika'da elli eyalet vardır.
Partide elliden fazla kız vardı.
O şapka yalaşık elli dolara mal oldu.
Kulübün elliden fazla üyesi var.
Amerikan bayrağında elli yıldız var.
Bu gömlek elli dolardan daha fazlaya mal olur.
- Geçen yıl en az elli film seyrettim.
- Geçen yıl en az elli film izledim.
- Bu küçücük köyde elli tane aile yaşar.
- Bu küçücük köyde elli aile yaşıyor.
Bu kazak elli dolardan daha fazla eder.
Bu kulüpte elli üye bulunmaktadır.
Tom bir günde yaklaşık elli telefon konuşması yapar.
Tankın 50 galon kapasitesi var.
Birleşik Devletler 50 eyaletten oluşmuştur.
Bu okulda bir ders saati elli dakika uzunluğundadır.
Bu odada elli kişiyi almak için çok küçük.
On, yirmi, otuz, kırk, elli, altmış, yetmiş, seksen, doksan, yüz.
Bu soru 50 puan değerindedir.
Sonraki elli yıl, Yunanların altın çağıydı.
1950'ler doğu ve batı arasındaki bir soğuk savaş yoluyla karakterize edilir.
50'den az yolcu öldü.
Tom, benim yiyebileceğimden daha çok sosisli sandviç yiyebileceğine benimle elli dolara bahse girdi.
Neden 5 ve 50 yenlik bozuk paraların ortasında boşluk var?
Erich Maria Remarque tarafından yazılan "Batı Cephesinde Yeni Bir Şey Yok" romanı elliden fazla dile tercüme edilmiştir.
Son on yılda fiyatlar yüzde elli arttı.
Almanya'nın asgari ücreti saatte 8,50 eurodur.
Yellowstone'daki taşlaşmış ağaçlar, yaklaşık 50 milyon yıl önce meydana gelen volkanik moloz akışlarının bir sonucudur.