Examples of using "Bianche" in a sentence and their turkish translations:
O, beyaz ayakkabılar giydi.
Şu mumlar beyaz değiller.
Bu mumlar beyaz değil.
Tom'un beyaz ayakkabısı vardı.
Siyah bir tavuk bile beyaz yumurtalar yumurtlar.
Güvercinlerin tüyleri beyazdır.
- Tom beyaz çorap giyiyordu.
- Tom'un ayağında beyaz çorap vardı.
Siyah tavuklar beyaz yumurtalar yumurtlar.
Beyaz güvercinler güzel kuşlardır.
Beyaz güvercinler güzel kuşlardır.
Dan, beyaz tenis ayakkabılarını giydi.
Tom genellikle beyaz tenis ayakkabısı giyer.
Termitlere bazen beyaz karıncalar denir.
Bu deodorant, gömleğimin üzerinde beyaz lekeler bırakıyor.
Onun beyaz ayakkabıları koyu kırmızı izler bırakıyor.
çünkü şu anda, diğer beyaz insanlar hakkında konuşmuyorum
Bu benim kedim değil. Benimkinin beyaz ayakları var.
- Hiçbir şey siyah beyaz değildir.
- İşler hiçbir zaman siyah beyaz değildir.
Bir çarşaf kadar beyazsın.