Examples of using "Zöldségeket" in a sentence and their turkish translations:
Taze çiğ sebze yemeği sever.
Ben et ve sebze satın alıyorum.
Sebzeleri hâlâ zeytinyağlı salamurada bırakıyor musun?
Çiğ sebzeler yemeyin.
- Niçin sebze yemiyorsun?
- Sebze yesene.
Patates, turp ve yeşillik yetiştiriyoruz.
Onların işi sebzeleri kesmek.
Ben her zaman dondurulmuş olanların yerine taze sebzeler alırım.
- Saçmalama!
- Boş konuşma.
Tom sadece yağsız et ve sebze yer.
Sebzeleri çok pişirmemek için dikkatli olun.
Tom sebze yemeği sevmez.
Sen sebzeleri yıka, ben de meyveleri yıkayacağım.
Sen saçmalıyorsun.
Onun söylediği saçma.