Translation of "Lánya" in Turkish

0.006 sec.

Examples of using "Lánya" in a sentence and their turkish translations:

- A lánya nővér.
- A lánya ápolónő.

Onların kızı hemşire.

- Mary Tom lánya.
- Mari Tomi lánya.

Mary Tom'un kızıdır.

- Két lánya van neki.
- Két lánya van.

- Onun iki kız çocuğu var.
- İki kızı var.

A lánya nővér.

Onun kızı bir hemşiredir.

Ő a lánya.

O, onun kızı.

Két lánya van.

Onun iki kızı var.

Három lánya van.

Onun üç tane kızı var.

Tom lánya fogszabályzós.

Kızımın diş telleri var.

Egy lánya volt.

Onun bir kızı vardı.

Mary Tom lánya.

Mary Tom'un kızıdır.

- A nagyobbik lánya házas.
- Az idősebbik lánya férjnél van.

Onun büyük kızı evlidir.

- Férjezett és két lánya van.
- Férje van és két lánya.

Bir kocası ve iki kızı vardır.

Tomnak volt egy lánya.

Tom'un bir kızı vardı.

Tom lánya most tizenhárom.

Tom'un kızı şimdi on üç yaşında.

Tomnak van három lánya.

Tom'un üç kızı vardır.

A fiatalabbik lánya házas.

Küçük kızı evli.

Középkorú lánya is vele utazik,

yanında orta yaşlı kızı var

Szuzuki úrnak három lánya van.

Bay Suzuki'nin üç kızı var.

Rebekának legalább két lánya van.

Rebecca'nın hiç olmazsa iki kızı var.

Tamás befonta a lánya haját.

Tom kızının saçını ördü.

Ifj. Martin Luther King lánya vagyok,

ve ben Martin Luther King Jr.'ın kızıyım.

Barátnőm a lánya születésekor döbbent rá,

Bir arkadaşım vardı, kızı doğduğu zaman

(Spanyolul) Egy dominikai fodrász lánya vagyok.

Soy la hija de peluquera dominicana.

Van neki két lánya, akik megházasodtak.

Onun evli iki kızı var.

Van egy fia és két lánya.

Onun bir oğlu ve iki kızı vardır.

A lánya nem főz valami jól.

Kız kardeşi iyi bir aşçı değil.

és a szabadalmaztatást megújító jogász lánya között.

arasında bir şeylerin kızışıp kızışmadığını soruyor.

Jánosnak van egy gyermeke, azaz egy lánya.

John bir kızı çocuğu vardır.

Mary azt mondta, hogy nem Tom lánya.

Mary Tom'un kızı olmadığını söyledi.

Lise most ki tudja fizetni a két lánya tandíját

Lisa iki kızının da okul ve forma masraflarını

A lánya a legfinomabban, ahogyan csak lehet, így szól:

bu sefer kızı mümkün olduğunca dikkatli bir şekilde

Tom új felesége fiatalabb, mint az első házasságából származó lánya.

Tom'un yeni karısı onun ilk evliliğindeki kızından daha genç.

- Mindkét lányod nagyon szép.
- Mindkét lánya nagyon szép.
- Mindkét lányotok nagyon szép.
- Mindkét lányuk nagyon szép.

Kızlarının ikisi de çok güzel.