Examples of using "Határait" in a sentence and their turkish translations:
Ağır kokularını etrafa sürerek sınır belirliyorlar.
Dalgıç ekipmanının sınırlarını test etmek istedi.
Sınırlarını öğrenin, kalbinizin güncesine bir göz atın.
Bilgimin sınırlarının farkındayım.