Examples of using "Versorgte" in a sentence and their turkish translations:
O yarasına baktı.
Onun kırık bacağını tedavi etti.
Örgüt, mültecilere yiyecek sağladı.
O, yolcuya yiyecek ve giyecek sağladı.
Fransız sınırına geri çekilmekten başka seçeneği yoktu ve geride iyi tedarik edilmiş birkaç garnizon bıraktı.
- Onun kırık bacağını tedavi etti.
- O, kırık bacağını tedavi etti.
Ben uzaktayken kız kardeşim köpeğe baktı.