Examples of using "Spezies" in a sentence and their turkish translations:
Filler nesli tükenmekte olan bir türdür.
Beynimiz, bizim türümüzün bu anlamda rekabet avantajı konumunda.
Gezegende üç akıllı tür vardır.
kendi kaderine karar verebilen tek tür biziz.
Okyanusun derinliklerinde keşfedilmemiş sayısız tür var
Japonya'da ucu ucuna hayatta kalabilen başka bir tür var.
Ama düşük ışıkta çalışan kameralar farklı bir yaklaşımı olan bir türü ortaya çıkarıyor.
Onları aşan tek tür biziz,
Bu iki türün ortak özelliği nedir?
her ufak davranışı, her türün ne yaptığını ve nasıl etkileşim kurduklarını anlayabilmek için yapılması gereken çok şey var.
O, yaşayan türlerin en güçlüsü değil, en zekisi değil fakat değişmek için en duyarlı olanıdır.