Examples of using "Schätze" in a sentence and their turkish translations:
İnceliğini takdir ediyorum.
ben daha yavaş bir şeyle iyiyim.
Sanırım başarabildik.
Onun doğru olduğunu düşünüyorum.
Ben anlayışlarını takdir ediyorum.
Açık sözlülüğünü takdir ediyorum.
Dostluğumuza değer veriyorum.
Tırmanmayı çok severim.
Ben maceraları sevmiyorum.
Özel yaşamıma önem veririm.
Çabalarını takdir ediyorum.
El yapımı şeylere değer veriyorum.
Arkadaşlığın benim için değerli.
Kibarlığını gerçekten takdir ediyorum.
- Sanırım o otuzun üzerindedir.
- Ben onun otuz yaşın üzerinde olduğunu tahmin ediyorum.
Sanırım şimdi gitmeliyiz.
Bazı kütüphane kitapları hazinedir.
Sanırım bu elveda.
Sanıyorum ki pil bitti.
Sanırım bu bir şakaydı.
Sanırım sen haklısın, Jane.
Tahminimce bizim öğretmen elli yaşın üzerinde.
Sanırım gerçekten umursamıyorsun.
Sana herhangi birinden daha çok saygı duyuyorum.
Sanırım bu doğru değil.
Sanırım havaya bağlı.
- Sanırım kaybedecek bir şeyim yok.
- Kaybedecek bir şeyim olmadığını düşünüyorum.
Yapay dillerden nefret ediyorum.
Bunu yapmayacağına bahse girerim.
- Sanırım bu akşam oldukça meşgul olacaksın.
- Sanırım bu gece çok meşgul olacaksın.
Sanırım bu kravat takım elbise ile iyi gider.
Onun benim için yaptığını takdir ediyorum.
Sanırım sana bir özür borçluyum.
Sanırım o doğru andı.
Hazinelerin nerede saklandığı bilinmemektedir.
Tom'a Mary'nin fikrine ne kadar değer verdiğimi söyledim.
Sanırım Tom haklıydı.
Sanırım bizim için gitme zamanı geldi.
Sanırım biri onu tekrar yapmanı istemedi.
Sanırım zorlukların farkındasın.
İşin 10.000 dolardan daha fazlaya mal olacağını tahmin ediyorum.
Çabalarını takdir ediyorum.
Sanırım beni tanımıyorsun.
Masada neredeyse yirmi çeşit peynir vardı sanırım.
En büyük korkularımız en derin hazinelerimizi koruyan ejderhalardır.
Dostluğumuza herhangi bir şeyden daha fazla değer veriyorum.
Ben senin teklifini takdir ediyorum, ama bunu tek başıma yapmaya çalışmak istiyorum.
Sanırım bu kravatı alacağım.
Rahipleri katlettikleri, hazineleri ve kutsal emanetleri çaldıkları Kutsal Ada olarak bilinen Lindisfarne'a
Sanırım Tom'un sorunlar yaşadığını fark edemeyecek kadar çok meşguldüm.
Bunun terfi istemek için en iyi zaman olmadığını varsayıyorum.
O dürüst olduğu için ondan hoşlanıyorum.
Bu yüksek maaşınla epey birikim yapmışsındır diye tahmin ediyorum.
Müziği senin sevdiğin kadar çok sevmiyorum.
Sanırım biraz daha paraya ihtiyacımız olacak.
Sanırım hangi yüzme kulübüne katılacağım fark etmez.
- Sanırım onu yapamazsın.
- Sanırım sen onu yapamazsın.
Sanırım senden bir şey öğrenebilirim.
Ben senin kadar müziğe çok düşkün değilim.
Sanırım onu uygun olarak nasıl yapacağını sana göstermemin zamanıdır.