Translation of "Kennt" in Turkish

0.019 sec.

Examples of using "Kennt" in a sentence and their turkish translations:

- Er kennt ihn.
- Sie kennt sie.
- Sie kennt ihn.
- Er kennt sie.

- O onu tanıyor.
- Onu tanıyor.

- Kennt sie dich?
- Kennt sie euch?
- Kennt sie Sie?

O seni biliyor mu?

- Lucy kennt Maria.
- Lucia kennt Maria.

Lucy Mary'yi tanıyor.

- Tom kennt sie.
- Tom kennt ihn.
- Tom weiß das.
- Tom kennt es.

- Tom bunu biliyor.
- Tom onu biliyor.

- Niemand kennt eure Geheimnisse.
- Niemand kennt Ihre Geheimnisse.

Kimse sizin sırlarınızı bilmiyor.

- Keiner kennt deine Geheimnisse.
- Keiner kennt Ihre Geheimnisse.

Senin sırlarını kimse bilmez.

- Tom kennt diesen Ort.
- Tom kennt diesen Platz.

Tom bu yeri bilir.

- Sie kennt viele Volkstänze.
- Er kennt viele Volkstänze.
- Er kennt eine Menge Volkstänze.
- Er kennt eine Menge an Volkstänzen.

O birçok halk oyunu biliyor.

Kennt ihn jemand?

Onu tanıyan bir var mı?

Sie kennt mich.

- O beni bilir.
- Beni tanıyor.

Tom kennt jeden.

Tom herkesi tanıyor.

Tom kennt mich.

Tom beni tanıyor.

Jeder kennt jeden.

- Herkes herkesi biliyor.
- Herkes herkesi tanıyor.

Kennt sie mich?

O beni biliyor mu?

Kennt er mich?

O beni biliyor mu?

Tom kennt Maria.

Tom, Mary'yi tanıyor.

Er kennt mich.

Beni tanıyor.

Maria kennt mich.

Mary beni tanıyor.

Sie kennt das.

O onu biliyor.

Maria kennt sie.

Mary onu biliyor.

Kennt ihr euch?

Siz birbirinizi tanıyor musunuz?

Kennt sie dich?

O seni biliyor mu?

Sie kennt sie.

- O onu tanıyor.
- Onu tanıyor.

Kennt sie euch?

O sizi tanıyor mu?

Kennt Tom Maria?

Tom, Mary'yi biliyor mu?

Tom kennt Pistolen.

Tom silahları biliyor.

Tom kennt sie.

Tom onu biliyor.

Tom kennt ihn.

Tom onu biliyor.

Tom kennt dich.

Tom seni tanıyor.

Tom kennt Boston.

Tom Boston'u biliyor.

Tom kennt uns.

Tom bizi tanır.

Kennt ihr Tom?

Tom'u tanıyor musunuz?

Er kennt Maria.

O, Mary'yi tanıyor.

Sie kennt Maria.

O, Mary'yi tanıyor.

Er kennt Tom.

O, Tom'u tanıyor.

Ken kennt Tom.

Ken Tom'u tanıyor.

Sie kennt Tom.

O, Tom'u tanıyor.

Maria kennt Tom.

Mary Tom'u tanıyor.

Kennt ihr sie?

Siz beyler onu tanıyor musunuz?

Sami kennt Layla.

Sami, Leyla'yı tanıyor.

Jeder kennt uns.

Herkes bizi tanıyor.

Er kennt ihn.

- O onu tanıyor.
- Onu tanıyor.

Sie kennt ihn.

- O onu tanıyor.
- Onu tanıyor.

- Tom kennt sich mit Pferden aus.
- Tom kennt Pferde.

Tom atları biliyor.

- Tom kennt Weine.
- Tom kennt sich mit Weinen aus.

Tom şarapları biliyor.

- Sie kennt viele Volkstänze.
- Sie kennt eine Menge Volkstänze.
- Sie kennt eine Menge an Volkstänzen.

O birçok halk dansını bilir.

- Tom kennt Marys Rufnummer nicht.
- Tom kennt Marias Telefonnummer nicht.

Tom Mary'nin telefon numarasını bilmiyor.

- Kennt einer von euch Tom?
- Kennt einer von Ihnen Tom?

İkinizden biri Tom'u tanıyor mu?

- Sie kennt ihren Vater nicht.
- Er kennt seinen Vater nicht.

O, babasını tanımıyor.

- Tom kennt selbst Maria nicht.
- Tom kennt Maria nicht einmal.

Tom bile Mary'yi tanımıyor.

- Kennt jemand von euch Tom?
- Kennt jemand von Ihnen Tom?

Sizden herhangi biri Tom'u tanıyor mu?

- Kennt jemand von euch Tom?
- Kennt einer von euch Tom?

İkinizden biri Tom'u tanıyor mu?

- Sie kennt ihn schon lange.
- Sie kennt ihn seit langem.

O, uzun süredir onu tanımaktadır.

- Jeder kennt seinen Namen.
- Die ganze Welt kennt seinen Namen.

- Herkes onun adını bilir.
- Herkes onun ismini bilir.

Jeder kennt die Antwort

cevabını herkes biliyor

Jeder kennt diese Geschichte

malum herkes bilir bu hikayeyi

Jeder kennt Herrn Hashimoto.

Bay Hashimoto herkes tarafından bilinir.

Hunger kennt keine Gesetze.

Açlık hiçbir yasayı tanımaz.

Er kennt viele Leute.

O, birçok insan tanıyor.

Sie kennt ihre Grenzen.

O, kendi sınırlarını bilir.

Keiner kennt die Wahrheit.

Kimse gerçeği bilmiyor.

Jeder kennt seinen Namen.

- Onun adını herkes bilir.
- Herkes onun adını bilir.

Tom kennt meine Nummer.

Tom benim numaramı biliyor.

Niemand kennt die Zukunft.

Hiç kimse geleceği bilmiyor.

Er kennt die Wahrheit.

O gerçeği biliyor.

Sie kennt die Wahrheit.

O, gerçeği biliyor.

Er kennt keine Reue.

Pişmanlık duymuyor.

Niemand kennt mein Land.

Kimse ülkemi bilmiyor.

Er kennt mich gut.

O beni iyi tanır.

Tom kennt mich gut.

Tom beni iyi tanıyor.

Kennt Tom meinen Namen?

Tom adımı biliyor mu?

Tom kennt hier niemanden.

Tom burada kimseyi tanımıyor.

Tom kennt seine Grenzen.

Tom sınırlarını bilir.

Niemand kennt ihren Namen.

Onların adını kimse bilmiyor.

Er kennt mich nicht.

O beni bilmiyor.

Jeder kennt die Nachrichten.

- Haberi herkes duymuş.
- Haberi herkes biliyor.

Sie kennt viele Sprichwörter.

O birçok atasözü bilir.

Er kennt Anna anscheinend.

Görünüşe göre Ann'ı tanıyor.

Tom kennt seine Rechte.

Tom kendi haklarını biliyor.

Tom kennt Marys Vater.

Tom, Mary'nin babasını tanıyor.

Er kennt den Weg.

O, yolu biliyor.

Sie kennt den Weg.

O yolu biliyor.

Sie kennt meine Frau.

O benim karımı bilir.

Melanie kennt die Wahrheit.

Melanie gerçeği biliyor.

Tom kennt mich nicht.

Tom beni tanımıyor.

Kennt sie deine Telefonnummer?

Telefon numaranı biliyor mu?

Kennt ihr euch nicht?

Birbirinizi tanımıyor musunuz?

Kennt er mich nicht?

O beni bilmiyor mu?

Den Fuji kennt jeder.

Fuji dağı herkesçe bilinir.