Examples of using "Leid“" in a sentence and their turkish translations:
- El ile gelen düğün bayram.
- Mutsuz insanlar diğer insanların da mutsuz olmalarını isterler.
Neye üzülüyorsun?
Tom için gerçekten üzgün hissediyor musun?
Ben onun için üzülüyorum.
Üzgünüm. Çok affedersin.
Bunun hakkında çok üzgünüm.
Geçen gün için özür dilerim.
Bizim acıları dindirme, hayatı genişletme
Kusura bakmayın.
Onlar için kendimizi kötü hissediyoruz.
Üzgünüz.
Tom üzgün.
Tom için kötü hissediyorum.
Onun için üzgünüm.
Oh,üzgünüm.
Affedersin!
Tom için üzüldüm.
Onun için üzgün hissettim.
Kendimi onun için üzgün hissettim.
Senin için üzüldüm.
Boston'dan bıktım.
Acısız aşk olamaz.
- Melanie için üzülüyorum.
- Melanie'ye üzülüyorum.
Tom için üzülüyor musun?
Herkes Tom'a üzüldü.
Onun için üzgünüm.
Biz bu konuda üzgünüz.
Ne için üzgünsün?
Üzgündüm.
Paylaşılan acı azalır.
Onun için üzülüyorum.
Tom üzgün.
Onlar için kötü hissediyorum.
Senin, hakkında üzülecek bir şeyin yok.
Dün için üzgünüm.
Ben zavallı bir köpek için üzgün hissettim.
Gerçekten sana acıyorum.
Çok üzgünüm.
Daha önce söylediklerim için üzgünüm.
Tom üzülecek.
Çok üzgünüm.
Şimdi onun için kendimi üzgün hissediyorum.
Gerçekten üzgünüm.
Gerçekten üzgünüm.
Ah, gerçekten üzgünüm.
Neredeyse kendimi onun için kötü hissettim.
Bunun hakkında çok üzgünüm.
- Özür dilerim.
- Üzgünüm.
İşten bıktım.
Biz onun hakkında çok üzgünüz.
Bu konuda gerçekten üzgünüm.
Bu konuda üzgünüm, Tom.
Hepimiz üzgünüz.
Biz de üzgünüz.
Tom çok üzgün.
Tom için neredeyse üzülüyorum.
- Çok üzgünüm.
- Ben çok çok üzgünüm.
Ben neredeyse onun için üzülüyorum.
Çok üzgünüz.
Çocuklar için üzülüyorum.
Hepimiz Tom için üzüldük.
Tom gerçekten üzgün.
Neredeyse Tom için kendimi kötü hissediyorum.
Neredeyse Tom için üzülüyordum.
Üzgünüm, Tom.
Tom'un hâline biraz üzülüyorum.
- Onlar için çok üzgünüm.
- Onlar için çok üzülüyorum.
Ben çok üzgünüm.
Onun gerçekten üzgün olduğunu düşünüyor musun?
Onun gerçekten üzgün olduğunu düşünüyor musun?
Tom'un gerçekten üzgün olduğunu düşünüyor musun?
Dün olanlardan dolayı üzgünüm.
Üzgünüm ama anlamıyorum.
ve bana büyük acılar yaşattı.
Tamam. Özür dilerim.
Çocuk "Üzgünüm" diyerek içini çekti.
Kız için üzülmemek elimde değil.
Üzgünüm, gitmek zorundayım.
Dün hakkında üzgünüm.
Özür dilerim, aşkım.
Tom üzüntülü olduğunu söyledi.
Senin için üzgünüm.
Acısız zevk yoktur.
Üzgünüm Başrahibe.
Ben gerçekten o kadar kızgın değilim.
Üzgün olduğunu söyle.
Tom Mary için biraz üzülüyor.
Senin için üzgünüm.
Bahanelerinden bıktım, Tom.