Examples of using "Lediglich" in a sentence and their turkish translations:
yalnızca 146 milyon dolar.
Ben sadece gerçekçi oluyorum.
Yapman gereken bütün şey dinlemek.
On taneden fazla kitabım yok.
Sadece odayı toplaman gerek.
Onunla sadece bir kez karşılaştım.
Sadece 15 dakika sürüyor, değil mi?
Tom ve Mary sadece ortalama öğrenciler.
Yanımda 1,000 yenden daha fazla yok.
Sanırım o sadece bir tesadüf.
Bu sadece an meselesi.
İyimserlik yalnızca bir bilgi eksikliğidir.
Sadece biraz zaman kazanmaya çalışıyorum.
Yanımda yüz yenden daha fazla yok.
Beğenilmek değil, fark edilmek istiyorum sadece.
Emisyonları çok hızlı bir şekilde kesmemiz
Ben sadece dürüst davranıyorum.
Sadece bir tesadüf olabilir.
Sayfada yazılı tek kelime "kurbağa" kelimesiydi.
Odada eski bir sandalyeden başka bir şey yoktu.
O, bu suçlamayı reddediyor ve sadece bir öpücükten bahsediyor.
Ben sadece bir çiftçiyim.
Bu sadece bir tesadüftü.
Oraya yürümek sadece on dakika aldı.
O, sadece İngilizce ve Almanca konuşur, onlardan hiçbirini anlamam.
Bütün bildiğimiz Tom'un 2.30'da ofisimize geliyor olmasıdır.
Bu, Soult'un komuta yeteneklerini boşa harcamakla kalmadı, çünkü yeni rolü sadece
Sadece Tom'u etkilemeye çalışıyordum.
O sadece bir çocuk.
Bu sadece bir zaman meselesi.
Toplantıda yalnızca altı kişi vardı.
Hata yapmadım. Sadece 10.000 çalışmayan yol buldum.
Yine de, şartları kabul etmedi, sadece müzakereleri yeniden açmayı kabul etti. Müttefiklere,
- Yapmanız gereken her şey bu evrakı imzalamaktır.
- Tüm yapmanız gereken bu kağıdı imzalamaktır.
Hepimiz Tom'un suçlu olduğunu biliyoruz.
Tek bildiğim, onun geçen hafta gittiği.
Sadece sen soruyu cevaplayabilirsin.
Yirmi öğrenciden sadece biri kitabı okudu.
Bütün bildiğim onun Çin'den geldiğidir.
Bu sadece bir tesadüftü.
Bütün gün yediğim şeyin sadece bir dilim ekmek olduğunu düşünürsek ben gerçekten o kadar aç değilim.
Yağmur ormanları dünya yüzeyinin sadece yüzde ikisini kaplamasına karşın; vahşi bitki, hayvan ve bitki türlerinin yarısından fazlası orada yaşar.
Ben sadece Tom'a güvenmemen gerektiğini söylüyorum.