Examples of using "Besitze" in a sentence and their turkish translations:
Bunu al!
Sözlüklerim var.
Bu adam bana ait.
Bir bilgisayarım var.
Birkaç gümüş param var.
Benim iki kitabım var.
- Benim bir atım var.
- Atım var.
- Bir atım var.
Bir bilgisayarım yok.
Shakespeare’in tüm eserlerine sahibim.
On taneden fazla kitabım yok.
Bazı çok eski pullara sahibim.
- Benim bir sözlüğüm var.
- Bir sözlüğüm var.
Bir fiyatına iki tane aldım.
Bu araba benim.
Bu, sahip olduğum tek kitaptır.
Pahalı bir mücevhere sahip değilim.
Şehrin yaklaşık 3 mil dışında 30 İngiliz dönümü arazim var.
Gelincik heykelciklerinden oluşan bir koleksiyonum var.
Benim bir CD oynatıcım yok ama yine de CD'yi satın aldım.
Tanıdığım bir kemancı bir Stradivariusa sahip olduğunu söylüyor.