Examples of using "Klüger" in a sentence and their turkish translations:
Tom daha akıllı.
Sen Tom'dan daha zekisin.
Ben daha akıllı oldum.
- Çocuklar düşündüğünden daha zeki.
- Çocuklar düşündüğünden daha akıllı.
O ondan daha akıllı.
Sen benden daha akıllısın.
Kadınlar erkeklerden daha akıllıdırlar.
Paul Otto'dan daha zeki.
Sen onlardan daha zekisin.
Ben ondan daha zekiyim.
Sen Tom'dan daha akıllısın.
Tom senden daha akıllı.
Köpekler kedilerden daha akıllı mı?
Kediler köpekten daha zeki mi?
Nasıl daha akıllı olabilirim?
Yaşı ilerledikçe daha akıllı oldu.
Robotlar yine de insanlardan daha akıllıdırlar.
Tom Mary'den çok daha zeki.
O göründüğünden çok daha akıllıdır.
Sabahleyin ortam akşamkinden daha aydınlıktır.
Gözlük takmak senin daha entelektüel görünmeni sağlar.
- Zekân başına iş açabilir.
- Gereğinden fazla akıllısın.
O, Mary'den daha akıllı fakat onun kadar güzel değil.
Benden daha zeki olduğunu düşünüyorsun, değil mi?
Tom'un kız arkadaşı ondan daha uzun boylu, daha güçlü, ve daha zeki.
O, Mary'den daha akıllı ama Mary kadar güzel değil.
- Yaşlı insanlar her zaman gençlerden daha bilgili değildir.
- Yaşlı insanlar her zaman gençlerden daha akıllı değildir.
O onlardan daha zeki.
O benden daha bilgedir.
Televizyon izlemek zeki olanları daha da zeki yapar ve aptalları da daha aptal.
Kadınlar erkeklerden daha zekidirler.
O benden daha zekidir.
Mary onun yaşındaki çoğu kız çocuğundan daha zekidir.
Tom onun yaşındaki çoğu erkek çocuğundan daha zekidir.
Tom daha şık görünmek istediği için sahte gözlük taktığını kabul etti.
O senin sandığından daha zeki.
Kediler düşündüğünüzden daha akıllı.
Mary kız kardeşinden daha zekidir.
Mary herkesten daha akıllı olduğunu düşünüyor ama değil.
Benim ülkemde halkımız kendilerinden daha akıllı olanları sevmezler.
Tom herkesten daha akıllı olduğunu düşünüyor.
Artık güvende, biraz da akıllandı. Bu yoğun, karanlık yağmur ormanlarında ayrı düşmemek zor olabiliyor.
Benim ülkemde insanlar kendilerinden daha zeki olan kişilere katlanamazlar.