Examples of using "Jahreszeiten" in a sentence and their turkish translations:
Bir yılda dört mevsim vardır.
Bir yılda kaç tane mevsim vardır?
Japonya'da bir yılda dört mevsim var.
Bu ülkede dört mevsim var.
Dört mevsim: İlkbahar, yaz, sonbahar ve kıştır.
Tropik bölgelerde sadece iki mevsim yaşanır.
Yılın farklı zamanlarında gökyüzünde farklı takım yıldızları görülebilir.
Kuzey veya güneyindeyse... ...mevsimler değiştikçe bu denge bozulur.