Examples of using "Hunderten" in a sentence and their turkish translations:
Yüzlerce, binlerce yıl önce,
Yüzlerce insan öldü.
Bundan yüzlerce yıl öncesi bahsetmeyelim bile.
Bu kilise yüzlerce yıl önce inşa edilmiştir.
Aslına bakarsan, Çinçe yüzlerce lehçeden oluşur.
Yüzlerce yıldır hiç kimse o cehennemi çölü geçmedi.
Düzinelerce türden yüzlerce kurbağa çiftleşmek için bir araya gelir.
Yüzlerce lise öğrencisini taşıyan bir feribot Güney Kore'de battı.