Examples of using "Geblieben" in a sentence and their turkish translations:
Tom kaldı mı?
Ne kadar kaldın?
- Kalma nedenin bu mu?
- Bu yüzden mi kaldın?
Tom uzun süre kaldı mı?
Her şey aynı kaldı.
Onlar arkadaş kaldı.
Ne kadar zamandır orada kaldınız?
Dün evde kalmadık.
O çok uzun kaldı mı?
Kim kaldı?
Tom kaldı.
Tom uzun süre kalmadı.
Zaman nereye gitti?
Ne kadar kaldın?
Çok kalmadım.
Seneler nereye kayboldular ?
Tom daha uzun kalmak isterdi.
Ne kadar kaldınız?
Neden Almanya'da kalmadın?
Almanya'da ne kadar kaldın?
Neden Tom ile kalmadın?
Benimle kaldığın için teşekkürler.
Yurt dışında ne kadar süre kaldın?
O prensiplerine sadık kaldı.
Tom o zamandan beri İngiltere'de kaldı.
Niçin o Almanya'da kaldı?
Dün evde kalmadık.
Bütün ekmek nereye gitti?
Fakat şimdi benim için bir şey kalmadı.
O, bir süre burada kaldı.
O zamandan beri yurt dışında kalmaktadır.
Tom evde kalmayı tercih ederdi.
Bizim araba dün gece bozuldu.
Onlar arkadaş kaldı.
Ben dün gece evde kaldım.
Kanada'da ne kadar kaldın?
Keşke evde kalsaydın.
Ne kadar süredir Japonya'dasınız?
Üç ay boyunca orada kaldık.
Neden bizimle kalmadın?
Keşke Tom ede kalsaydı.
Ama eski günlerin karları nerede?
Orada üç gün kaldım.
Otobüs neden durmadı?
Yeni yıl kararını yerine getirecek misin?
Sıcaklık bu hafta sıcak kaldı.
Fakat şimdi benim için bir şey kalmadı.
O ayrılıncaya kadar orada kaldım.
Hiç yiyecek kalmadı.
Gitmedim fakat evde kaldım.
Neden sonuna kadar kalmadın?
Boston'da neredeyse bir hafta kaldık.
Daha fazla zamanımız olsaydı daha uzun süre kalırdık.
O dün bütün gün boyunca evde kaldı.
O, soruya cevap vermedi.
Ben, hasta olduğum için evde kaldım.
Benim saatim durdu.
Yaşlı olmasına rağmen genç bir ruhu var.
Evde kaldım.
Tom evde kaldı.
Saat durdu.
- Biliyorum, evde kalmalıydık.
- Evde kalmamız gerektiğini biliyordum.
- Biz irtibatta bulunduk.
- İrtibatı koparmadık.
Onlar her soruya bir cevap verdi.
Tom otelde kalıyordu.
Onlar Tennessee'de kaldılar.
- Evde kaldım çünkü fena üşütmüştüm.
- Fena üşüttüğüm için evde kaldım.
Uzun süren bir kuraklıktan sonra dün yağmur yağdı.
Tom harika kaldı.
Daha uzun süre kalsaydım sıkılırdım.
Dün gece saat kaça kadar partide kaldın?
Babam eve gelene kadar kaldığın için teşekkürler.
Hatırladığım kadarıyla köyde yirmi kişi kaldı.
Karım evde kalırdı fakat şimdi çalışıyor.
Biz amcamızın evinde kaldık.
Hoca dünyayı gezdi yine de çocuk kaldı.
Dün hava çok soğuktu, o yüzden evde kaldım.
Ben orada çok uzun kalmadım.
Tom Avustralya'da kalmadı.
Boston'da ne kadar süre kaldın?
İşe gitme yerine bütün gün evde kaldım.
Üç ay boyunca orada kalıyoruz.
Dünyamız üzerinde çok az yer uygarlık tarafından rahatsız edilmeden kalmıştır.
Bu kasabanın nüfusu son on yıldır durdun olmuştur.
Tom memleketinde kalsaydı, Mary ile asla tanışmazdı.
Partide ne kadar süre kaldın?
O gün evde kalsaydı, felaketle karşılaşmazdı.
Dün bütün gün yağmur yağdı, bu yüzden evde kaldım.
Dün gece hâlâ yerde kar vardı, ama bu sabah hepsi eridi.
Bizim evde zaman durdu. Bizde hep sonbahar.
Tom akşam yemeği için kalmayı istiyordu ama işe geri gitmek zorunda kaldı.
Bütün gün evde kaldım.
- Takeshi geldi ama uzun kalmadı.
- Takeshi gelmesine geldi ama uzun kalmadı.
gençlik yıllarımdaki hâlime bakıyorum, ki çoktan geçti gitti. Gerilimler karşısında hayat arkadaşıma sığınıyorum. O da bana sığınıyor.