Examples of using "Fehlen" in a sentence and their turkish translations:
Bugün iki öğrenci yoktur.
Dosyalar eksik.
Üç kaşık eksik.
Tom'u özleyeceğim.
Seni özleyeceğim.
Sizi özleyeceğiz.
Onları özleyeceğim.
Onu özleyeceğim.
Biz iki erkek kısayız.
Gerçekten onları özlüyorum.
- Yarın mevcut olmayacağım.
- Yarın devamsız olacağım.
Bunu yapmayı özleyeceğiz.
O özlenecek.
Bu kitap iki sayfa eksiktir.
Bu kitaptan üç sayfa eksik.
Bir hayli öğrenci bugün yok.
Görüntüler kayıp oluyor ve yahutta siliniyor
- Seni çok özleyeceğiz.
- Seni şiddetle özleyeceğiz.
Yaşlı adamın eksik dişleri var.
Tom'u çok özleyeceğiz.
Her şeyden önce dairelerde bir eksiklik var.
Tom'un birkaç dişi eksik.
Tom da Mary'nin orada olmadığını fark etti.
Hepimiz Tom'u özleyeceğiz.
Bir elin yağda, bir elin balda olacak.
Gerçekten bu evi özleyeceğim.
Ailemi çok özlüyorum.
- Ben gerçekten ailemi çok özlüyorum.
- Gerçekten anne ve babamı çok özlüyorum.
Üç kişi hâlâ kayıp.
Seni çok özleyeceğim.
Şakalarını özlüyorum.
Onu özleyeceksin.
Bu şekilde olmaz! Ön koşullar eksik.
Gittiğinde seni özleyeceğim.
Bu kitabın iki sayfası eksik.
İki çocuk bugün okulda yok.
Elli yapmak için dört daha gerekiyor.
Dosyadaki bazı önemli belgeler kayıp.
Seni özleyeceğim.
Sen ayrıldığında hepimiz seni özleyeceğiz.
Seni gerçekten özlüyorum.
Hiçbir düğün kavga olmadan tamamlanmazdı.
Bunu özleyeceğim.
Boston'u özleyeceğim.
Tom'u özleyeceğim.
Onu özleyecek misin?
Onu özleyeceksin.
Benim çoraplarım burada değil.
- Tom'un sosyal yetenekleri yok.
- Tom sosyal yeteneklerden yoksun.
- Senin aşçılığını özleyeceğim.
- Senin yemeklerini özleyeceğim.
Haziran'da ayrıldığın zaman seni çok özleyeceğim.
Eğer gidersen, seni çok özleyeceğim.
Gittiğin zaman seni çok özleyeceğim.
Bu albümden eksik bazı resimler var gibi görünüyor.
Ben sağken hiçbir şeye muhtaç olmayacaksın.
Gönül sözleri olmadığında, gözyaşları yollar.
Hâlâ yüz metrelik mesafe var. Bunu yapmamın imkânı yok.
Ve o onları çok özlüyor.
Ben de seni özleyeceğim.
Biz de seni özleyeceğiz.
Seni özleyeceğiz, Tom.
Gerçekten Tom'u özleyeceğim.
Seni özleyeceğim, Tom.
Aslında siyah bir renk değildir. Renk yokluğudur.
Ben Tom'u özlemeyeceğim.
Kitabın ikinci, beşinci ve on üçüncü bölümleri eksik.
Kitabın 2'nci, 5'inci ve 13'üncü bölümleri eksik.
Öğretmen Tom'un sık sık sınıfta bulunmamasından endişeliydi.
Gittiğinde arkadaşların tarafından özleneceksin.
Neredeyse Tom'u özlüyorsun gibi görünüyor.
- Ne desem boş.
- Ne desek boş.
Seni çok özlüyorum.
Ben seni kesinlikle özleyeceğim.
bence heralde gümrükten bi bağlantı olması lazım ki kaçırsınlar
Müzik seviyorum. Çünkü söylemek isteyipte söyleyemediğim şeyleri o ifade ediyor.
Gittiğinde seni özleyeceğim.
Issız bir adada mahsur kalsaydın en çok neyi özlerdin?
Çok az kişi onun partideki yokluğunu fark etti.
- Kelimeler konusunda ne yapacağımı bilmiyorum.
- Ne diyeceğimi bilemiyorum.
- Söyleyecek söz bulamıyorum.
Tom bir tek gün bile kaçırmadan ya da hiç geç kalmadan üç yıl liseye devam etti.
- Seni bu kadar özleyeceğimin hiç farkına varmamıştım.
- Seni bu kadar özleyeceğimi hiç tahmin etmemiştim.
- Sizi çok özlüyoruz.
- Seni çok özlüyoruz.
Seninle konuşmayı özlüyorum.
Sanırım Tom seni özlüyor.