Examples of using "Braunes" in a sentence and their turkish translations:
- O kahverengi saçlı.
- Onun kahverengi saçı var.
Emily'nin kahverengi saçları var.
Tom'un kahverengi saçı ve mavi gözleri var.
Kahverengi saçım var.
Tom'un kahverengi saçı var.
Buralarda kahverengi bir cüzdan gördün mü?