Examples of using "Bereue" in a sentence and their turkish translations:
Hiçbir şeyden pişmanlık duymadım.
Buna zaten pişmanım.
Yaptığıma pişman değilim.
Bir öğretmen olduğuma pişmanım.
Hareketlerimden pişman değilim.
- Zerre pişman değilim.
- Bundan hiç pişmanlık duymuyorum.
Ben bundan hiç pişman değilim.
Tom hiç pişman olmadığını söylüyor.
Tom olanlara pişman olduğunu söyledi.
Ben oraya gitmediğime pişmanım.
Tom kararından pişman olduğunu söyledi.
Ona onu söylediğime pişmanım.
Yaptıklarımdan dolayı pişmanlığım yok.
Tom kararından pişmanlık duymadığını söyledi.
Bunu dediğime pişmanım.
Çok pişmanlığım yok.
Tom'u öptüğüm için pişmanım.
O, kararından pişman olduğunu söyledi.
Olanlara üzüldüğünü söyledi.
Şimdi yalan söylemekten pişman oluyorum.
- Sana söylediğime pişmanım.
- Sana söylediğim şeyden dolayı pişmanım.
Doğruyu söylediğime pişmanım.
Söylememeyi istediğim bazı şeyler söyledim.
Dün gece olandan pişman değilim.
Tom'u işe aldığıma pişman olmaya başlıyorum.
Böyle bir şey yaptığıma pişmanım.
Buraya geldiğime pişman değilim.
Ondan pişman değilim.
Gerçekten Tom'u öptüğüme pişmanım.
Sözümü tutmadığım için pişmanım.
Sana söylediğim için pişmanlık duyuyorum.
Onunla evlenmediğime pişmanım.
Doktorun tavsiyesini dinlemediğim için pişmanım.
Sadece bundan pişman olduğumu bilmeni isterim.
İşimi bıraktığıma pişman değilim.
- Boston'a gitmekten gerçekten pişmanlık duyuyorum.
- Boston'a gittiğim için gerçekten pişmanım.
Okulda daha çok çalışmadığıma pişmanım.
- Okul günlerimde aylak olduğum için pişmanım.
- Okul günlerimde başıboş olduğum için pişmanım.
Tom Mary'nin tavsiyesine uymadığına pişman olduğunu söyledi.
Yine de bundan pişmanım.
Yaptığıma pişman değilim.
Şimdi her şeyi anlıyorum ve Tom'un şimdi burada benimle olmadığına pişmanım.
O evi satın almadığıma pişman oldum.