Examples of using "Antworte" in a sentence and their turkish translations:
Cevap ver.
Cevapla!
Bana cevap ver.
Cevap vermeyin.
Lütfen bana cevap ver.
- Tom, bana cevap ver.
- Yanıtla beni Tom!
En azından bana cevap ver.
- Lütfen Fransızca cevap ver.
- Lütfen Fransızca cevap verin.
Lütfen mümkün olduğunca en kısa sürede cevap ver.
Buna cevap vermiyorum.
Cevap veriyorum: Hayır.
Ona cevap vermeyeceğim.
Cevap vermemi istiyor musun?
- Mümkün olduğu kadar çabuk yanıtla!
- En kısa sürede cevapla!
- Mümkün olduğunca kısa sürede cevapla!
Bana cevap ver!
Bana cevap ver!
Bu tür soruları cevaplamayı seviyorum.
Bu soruyu yanıtlamıyorum.
Haydi, çabuk cevap ver.
Lütfen en kısa sürede bana cevap ver.
Sadece bana sorulduğunda cevap veririm.
Tom'a cevap ver.
Sorulara cevap vermeyeceğim.
Soruyu yanıtla, Tom.
- İngilizce cevap ver.
- İngilizce olarak cevap verin.
- İngilizce olarak yanıtla.
- İngilizce olarak yanıtlayın.
- Bana derhal cevap ver.
- Şimdi bana cevap ver.
Mektubumu yanıtla yoksa artık sana yazmayacağım.
Bu tür soruları cevaplamayı severim.
Lütfen soruya cevap ver.
Cevap vermeden önce bunu neden sorduğunu öğrenmek istiyorum.
Bu ne biçim bir soru? Gerçekten onu cevaplamamı bekliyor musun?
Soruyu cevapla.
Lütfen Çince veya İngilizce cevap verin.
Seninle konuştuğum zaman lütfen bana yanıt ver.