Examples of using "Sacré" in a sentence and their turkish translations:
- Sen ne biçim erkeksin.
- Adamın biri.
Bir bisiklet.
Bir bilgisayar.
Ne kadar şanslısın!
Hiçbir şey kutsal değil.
Oldukça korkutucu bir uçurum!
Bu yer kutsaldır.
- O müzisyen gibi bir şeydir.
- Müzisyen sayılır.
O, bir fırtınaydı.
O, fevkalade bir konuşmaydı.
Büyük bir yılan, baksanıza.
Tom yedi bela.
Bir kadın.
Müslümanların kutsal kitabı Kur'an-ı Kerim'dir.
Urfa bölgesinde yaşayan insanlar o bölgeyi kutsal kabul ediyorlar
Gölü ve taş ocağını görüyor musunuz? Oldukça uzak bir mesafe!
'aya' kelimesi kutsal 'sofya' kelimesi bilgelik anlamına geliyor
Tam bir şok yaşadın.
yani bölgenin kutsallığı 12.000 yıllık
kalp şekli, İsa'nın Kutsal Kalbi olarak anılmaya başladı.
Kutsal Kuran bize, Allah'a inançlı olmayı ve her zaman doğru konuşmayı emreder.
- Sen çok yalancısın.
- Seni gidi yalancı.