Examples of using "Remarquable" in a sentence and their turkish translations:
Ne olağanüstü bir performans.
Gerçekten şaşırtıcı.
O dikkate değer.
Tom dikkat çekici.
Sen dikkat çekicisin.
fakat şunu bilmelisiniz ki bu çarpıcı bir örnek
Bu olağanüstü bir fırsat.
Fevkalade bir iş yaptın.
O, harika bir sanat çalışması.
Euler'in kişiliği gerçekten dikkate değer.
Onun dikkate değer bir hafızası vardır.
Minik yaratıklardan oluşan göz alıcı bir yelpaze.
O kendi alanında seçkindir.
Ichiro olağanüstü bir beyzbol oyuncusu.
Fakat avcının inanılmaz bir kabiliyeti var.
Üçüncü Kolordu tarafından olağanüstü bir performanstı….
Genç olmasına rağmen o olağanüstü bir doktor.
Bu harika.
O mükemmel bir bilim adamıydı ve dahası, mükemmel bir şairdi.
. Asmaa gelen dikkat çekici bir görünüm A
Termal görüntüleme, şahane bir stratejiyi gözler önüne seriyor. Dişi aslan, intizamsız sürüden ayrılıyor.
Devasa gözleri ışığı âdeta kana kana içiyor. Böylece karanlıkta çok çevik hareket edebiliyor.