Examples of using "Précaution" in a sentence and their turkish translations:
Önleminizi alın
O, onu dikkatle aldı.
Tom dikkatli şekilde cevap verdi.
Gözlüğü dikkatli kullanın.
Ne yakaladıkları konusunda titizler.
Kitaplardan dikkatli bir seçim yapmak zorundasın.
Polis kutuyu dikkatlice kaldırdı.
Sadece korkulacak bir şey yok. Önlemi basit çünkü.
Hastanemiz yetersizken nasıl bir önlem almıştık biz
Karantina bölgesi bile yapmadan nasıl bir önlemdi acaba?
Bunu çocuk eldivenleri ile ellemek zorunda kaldık.
Opera şarkıcısı boğaz ameliyatıyla iyileştikten sonra sesini dikkatle test etti.
Hiç kimse onu görmesin diye mektubu dikkatle sakladı.