Examples of using "Leader" in a sentence and their turkish translations:
Kent doğuştan liderdir.
o kişiyi böyle problemlerin daha en başından
de başını belaya sokabileceğine dair işaretler zaten vardı .
- Tom, iyi bir lider niteliklerine sahip değil.
- Tom iyi bir liderin özelliklerine sahip değil.
Japonya dünyanın yüksek teknoloji endüstrisinin lideri.
Çözdüğü bir keşmekeşten veya yaptığı bir konuşmadan dolayı
Japonya yüksek teknoloji endüstrisinin lideridir.
Dolayısıyla liderlik kapasitelerinin olduğunu fark etmeleri çok zor.
Katolik kilisesine inanmayan insanlar bile Papa'ya sembolik bir lider olarak saygı duyuyorlar.