Examples of using "Gloire" in a sentence and their turkish translations:
senin ihtişamın
Bizim zafer ebedi olacaktır.
O, ünlü olmak için isteklidir.
Onlar seks, zenginlik ve ün istiyorlar.
Basitlik ifadenin görkemidir.
O böyle bir zaferle hiç taçlandırılmadı.
O, hep akademik geçmişiyle övünür.
Cesurca yaptığı işler, onun ünlü olmasını sağladı.
Ya bu ona sadece ün kazandırdı
New York'un görkemi müzelerdir.
ve iyi bir kurtarış yaptığınızda tüm övgüleri alırken
Utanç içinde yaşamaktansa onurlu ölmek daha iyidir.
- Risk olmadan kazanç olmaz.
- Risk yoksa kazanç da yok.
Ama daha fazla şöhret ve zenginlik arayışıyla İngiltere'ye gittiğinde
Risk yoksa ödül de yok.