Translation of "Formation" in Turkish

0.004 sec.

Examples of using "Formation" in a sentence and their turkish translations:

Je suis en formation.

Eğitimdeyim.

J'ai modifié la formation.

Dizilişi değiştirdim.

J'ajoute cela à la formation.

ben bunu yanına bir de eğitimi ekliyorum

Je n'ai pas de formation médicale.

Tıp eğitimim yok.

Et suivais une formation pour devenir prêtre.

başıma bir şey geldi.

Les oies volent en formation en V.

Kazlar V biçiminde uçarlar.

Mary est un musicienne de formation classique.

Mary klasik eğitim almış bir müzisyendir.

Regardons la section de formation de Steve Jobs

Bir de Steve Jobs'ın eğitim kısmına bakalım

Pas d'argent, pas de formation pour ce travail

Para yok bu iş için bir eğitimi de yok

Elle tire toujours gloire de sa formation universitaire.

O, hep akademik geçmişiyle övünür.

Peut même mener à la formation de plaques amyloïdes,

amiloid plaklarının, yani Alzheimer hastalığının belirtisi olan

- Les oiseaux volaient en groupe.
- Les oiseaux volaient en formation.

Kuşlar grup halinde uçuyorlardı.

Le pain a permis la formation des premières sociétés humaines.

- Ekmek, erken insan toplumlarının oluşumuna izin verdi.
- Ekmek, erken insan toplumlarının oluşumuna olanak sağladı.

Nous voulons tous les jeunes à l'école, en apprentissage, en formation

2030 yılına gelindiğinde her genç okula gitsin, öğrensin, eğitim alsın

Entrainement et formation ne constituent pas un luxe mais un investissement.

Eğitim bir lüks değil, bu bir yatırım.

Un directeur adjoint qui se soucie de l'éducation et de la formation

eğitim ve öğretime önem veren bir müdür yardımcısı

Cela signifie que le tremblement de terre a une formation si simple

demek ki depremin bu kadar basit bir oluşumu var

En d'autres termes, la formation professionnelle ne peut-elle pas être comme ça?

yani aslına bakarsanız profesyonel eğitim böyle olamaz mı acaba?

C'était une formation plus flexible qui permettait au bataillon d'avancer rapidement, bien qu'elle

Bu, birliklerin daha esnek ve hızlı ilerlemesini sağlardı.

N'aimait apparemment pas . Elle a déménagé à New York pour suivre une formation

Görünüşe göre Asmaa'nın beğenmediği bir uzmanlık .

- Quelle sorte d'entraînement as-tu reçu ?
- Quelle sorte de formation as-tu reçue ?

Ne tür eğitim almaktasın?

«En avant, nous allons en formation, sans armure contre des carres en acier bleu.

"İleriye doğru, mavi çelik kenarlara karşı zırh olmadan formasyona giriyoruz .

La formation et le mouvement des ouragans sont capricieux, même avec notre technologie contemporaine.

Günümüz teknolojisiyle bile kasırgaların oluşum ve hareketleri kaprislidir.

Nouveau duché de Varsovie, où il a supervisé le recrutement et la formation des troupes polonaises.

, Polonya birliklerinin işe alınmasını ve eğitimini denetlediği yeni Varşova Dükalığı'nın genel valisi oldu .

Tâches à accomplir. La principale d'entre elles est la formation d'un nouveau gouvernement ministériel dans les

çağırdı Yeni otoriteye. Yeni geçiş hükümetinin bunu uygulamak için birçok görevi var. Bunların

Et de maître de tâche acharné, faisant respecter la discipline et une formation régulière, tout en prêtant attention au

atarak, disiplin ve düzenli eğitimi uygulayarak, olağanüstü bir yönetici

La culture joue un rôle actif dans la formation chez un individu du caractère, de l'attitude et du regard sur la vie.

Kültür bir bireyin karakterinin, davranışının ve hayata bakış açısının şekillenmesinde dinamik bir rol oynar.