Examples of using "Gants" in a sentence and their turkish translations:
Bu eldivenlerin fiyatı nedir?
- Eldiven giyiyor.
- Eldiven giymiş.
- Eldiven takmış.
- Elinde eldiven var.
Eldivenlerim nerede?
- Tom eldiven giyiyordu.
- Tom eldivenliydi.
- Tom'un elinde eldiven vardı.
Tom eldivenlerini çıkardı.
Eldivenlerin nerede?
Tom eldiven giyiyor, değil mi?
Eldivenlerini arabamda buldum.
Eldivenlerimi çıkaramıyorum.
Bunun için eldiven takmalısınız.
bunlarla ağzını kontrol edeceğim bu arada,
Bir çift eldiven istiyorum.
Eldivenimi bulamıyorum.
Tom eldiven giymiyor.
Eldivenlerimi nereye koydun?
O yeni bir çift eldiven aldı.
Eldivenlerimi kütüphanede bıraktım.
Eldivenlerini unutma. Hava soğuk.
Neden eldiven takmıyorsun?
Tom siyah deri eldivenler giyiyordu.
Şapkam ve eldivenlerim nerede?
Bu eldivenler onun ellerini sıcak tuttu.
Tom bir çift lateks eldiven giydi.
Eldivenlerimi yanlışlıkla ters giydim.
Bunlar benim tek iş eldivenim.
Bir çift deri eldiven aldım.
Ben bir çift eldiven aldım.
Benim torpido gözünde bir el fenerim var.
Sandalyenin altında bir çift eldiven buldum.
Tom, Noel için verdiğiniz eldivenleri giyiyor.
Bir çift eldiven takside bırakıldı.
Daima eldiven kullandığı için, elleri tertemizdir.
Annem bana kendi yapımı bir çift eldiven verdi.
Bunu çocuk eldivenleri ile ellemek zorunda kaldık.
Eldiven giyen bir kedi hiç fare yakalayamaz.
Helen'in forumu bir veya iki fırın eldiveni kullanılıp kullanılmayacağı üzerine uzlaşmaz bir bölünme yaşadı.