Examples of using "Balle" in a sentence and their turkish translations:
- Topu bana at.
- Gönder topu bana.
Topu at.
Topu bana geri at.
- Topu bana at.
- Gönder topu bana.
Top yükseğe fırladı.
Bu top ne kadar?
Top nerede?
Yakalamaç oynayalım.
- O merminin hedefi bendim.
- O kurşun bana sıkılmıştı.
- O, topu attı.
- O, topu fırlattı.
- Hiç ateşli silahla yaralandınız mı?
- Hiç kurşun yarası aldınız mı?
bilyeye ne dersiniz
Benim topum yok.
Neredeyse topu yakaladım.
Mermi hedefini buldu.
Kurşun atardamarı kesti.
Bu bir kurşun yarasına benziyor.
Şimdi top sende!
Lütfen Topu bana at.
O, bilardo sopası ile topa vurdu.
Lütfen topu at.
O, bir kurşun tarafından yaralandı.
O vurularak öldürüldü.
Yakar top oynayalım.
O, topa sert vurdu.
Onun sağ bacağına bir top çarptı.
Yavru kedi topla oynuyor.
Topu yakala.
Tom topu Mary'ye attı.
Tek kurşunla öldürüldü.
Zıplamadan sonra topa vur.
Mermi onun miğferini sıyırdı.
Topu ona at.
Köpek topu getirdi.
O top bana çarpabilirdi.
Fred bir topa tekme attı.
Doktorlar kurşunu çıkardılar.
Tom topu Mary'ye attı.
Bana topu ver.
Top havada yüksek sıçradı.
O, raketi ile topa vurdu.
Topu bir elle yakaladım.
Tom tek elle topu yakaladı.
Kırmızı olan top güzelmiş.
Tom bacağından vuruldu.
O, topu aldı.
Top gibi bir şey.
O, bahçede bir top buldu.
O, beyzbol sopasıyla topa vurdu.
Asılmayı vurulmaya tercih ederim.
O benden topu geri fırlatmamı rica etti.
Bu gerçekten müthiş.
Tom kafasından vuruldu.
O bir kurşun deliği mi?
Topu pencerelerin yakınına atma.
Tom boyundaki bir kurşunla yaralandı.
Dan kafasının arkasından vuruldu.
Yeni tür bir mermi icat edilmişti.
Tom serseri bir kurşun tarafından öldürüldü.
altı aylık bebekler.
Top ona kafasının sol tarafından çarptı.
Bu odada top oynama.
Tom topu sol eliyle yakaladı.
Elastik olduğu için lastik bir top seker.
Bu top senin mi yoksa onun mu?
Şu çocuk sık sık bir top ile pencerelerimizi kırıyor.
Bir doktor, onun sırtındaki mermiyi çıkarmaya çalıştı.
Sol eli ile topu yakaladı.
O çok harika.
Bir beyzbol topu pencereden uçarak geldi.
Göğsünde üç kurşun yarası vardı.
- Tom en çok falsolu atışlarda iyi.
- Tom'un en kuvvetli tarafı falsolu atışları.
başlıklı bir bölümün olacağına dair ciddi şüphelerim var.
Kurşun, onun göğsüne girdi, onu kritik durumda bıraktı.
Bu bir yakın mesafeli ateşli silah yarasına benziyor.
Ölüm nedeni bir kurşun yarası gibi görünüyor.
O fark etmeden topu almaya çalışacağım.
Beyzbolda, atıcı topu atan oyuncudur.
Ben bir çocukken babamla yakalamaç oynadım.
- O sözleşmeyi kabul ederek kendi ayağına sıktı.
- O sözleşmeyi kabul ederek bindiği dalı kesti.
- O sözleşmeyi kabul ederek kendi ipini çekti.
Yerde kalın yoksa bir serseri kurşunla vurulabilirsiniz.
Bir doktor, başkanın kafasındaki kurşunu çıkarmaya çalıştı.
Tom kurşungeçirmez bir yelek giymişti bu yüzden kurşun onu öldürmedi.
Bir deniz aslanı burnunda bir topu dengeleyebilir.
top böyle havaya atılır birisinin ismi söylenir
Bir top nehirden aşağı doğru yüzüyordu.
- Onu vuracağım.
- Ona ateş edeceğim.
Köpeğime bir top attım ve o onu ağzıyla yakaladı.
Dünya, içindeki büyük bir mıknatısla bir top gibidir.
Başkan Lincoln kulağının tam sol arkasından kafasına sıkılan bir kurşunla bir suikast sonucu öldürüldü.
yedi tane kiremidi üst üste dizerdik sonra top yuvarlayıp yıkmaya çalışırdık
Erkek çocuk geçen hafta sonu beyzbol topu ile camı kırdı.
Polis onun kafasına kendi açtığı kurşun yarası gibi göründüğünü söyledi.
O, bahçede bir top buldu.
Avcılardan biri vuruldu ve hastaneye götürülmek zorunda kaldı ve şimdi hızlı bir iyileşme gösteriyor.
Onu vuracağım.