Translation of "Uudet" in Turkish

0.004 sec.

Examples of using "Uudet" in a sentence and their turkish translations:

- Tarvitsen uudet kengät.
- Minä tarvitsen uudet kengät.

Yeni ayakkabılara ihtiyacım var.

- Sinä tarvitset uudet kengät.
- Sä tarviit uudet kengät.

Yeni ayakkabılara ihtiyacın var.

- Tomilla on uudet aurinkolasit.
- Tomil on uudet arskat.

Tom'un yeni bir çift güneş gözlüğü var.

uudet maailmat heräävät.

...yeni yaşamlar canlanıyor. DÜNYA'DA GECE

Ostin uudet silmälasit.

Yeni bir gözlük aldım.

Ostin uudet sakset.

Bir makas satın aldım.

Sain uudet kengät.

- Ben de yeni bir çift ayakkabı var.
- Yeni bir çift ayakkabım var.

Tarvitsen uudet saappaat.

Yeni çizmelere ihtiyacım var.

Globaalit oudot uudet sääilmiöt

Havanın küresel olarak garipleşmesiyle

Hän osti uudet käsineet.

O yeni bir çift eldiven aldı.

Mari tarvitsee uudet kengät.

Mary'nin yeni ayakkabıya ihtiyacı var.

He tarvitsevat uudet kengät.

- Onların yeni ayakkabılara ihtiyacı var.
- Onlara yeni ayakkabılar lazım.

Uudet luudat lakaisevat hyvin.

Yeni bir süpürge temiz süpürür.

Onko sinulla uudet kengät?

Yeni ayakkabıların mı var?

Uudet turkistakit olivat nähtävillä ikkunassa.

Yeni kürk mantolar vitrinde sergilendi.

Sain uudet stereot tuosta kaupasta.

O dükkânda yeni bir müzik seti aldım.

Tom tahtoi ostaa uudet saappaat.

Tom yeni bir çift bot almak istedi.

Tomin autossa on uudet renkaat.

Tom'un arabasının yeni lastikleri var.

- Mutainen tie pilasi minun uudet kenkäni.
- Se mutanen tie pilas mun uudet kengät.

Çamurlu yol yeni ayakkabılarımı mahvetti.

Hän koetti laittaa jalkaansa uudet kenkänsä.

Yeni ayakkabılarını giymeye çalıştı.

Kenkäni ovat liian pienet. Tarvitsen uudet.

- Benim ayakkabılarım çok küçük. Yenilerine ihtiyacım var.
- Ayakkabılarım çok küçük. Yenilerine ihtiyacım var.

Kaikki näyttää sumealta. Taidan tarvita uudet silmälasit.

Her şey bulanık görünüyor. Yeni bir gözlüğe ihtiyacım olduğunu düşünüyorum.

Hänen uudet ideansa saattavat aika ajoin hänet vaikeuksiin vanhoillisempien kollegojen kanssa.

Onun özgün fikirleri daha tutucu arkadaşlarıyla başını defalarca belaya soktu.