Examples of using "Aurinkolasit" in a sentence and their turkish translations:
Onun güneş gözlüğü var.
Tom'un yeni bir çift güneş gözlüğü var.
- Tom bu güneş gözlüğünü satın almak istedi ama o çok pahalıydı.
- Tom o güneş gözlüğünü almak istedi ancak o çok pahalıydı.
- Tom ve Mary her ikisi de güneş gözlüğü takıyorlardı.
- Hem Tom hem de Mary güneş gözlüğü takıyorlardı.
Tom bu güneş gözlüğünü satın almak istedi ama o çok pahalıydı.