Examples of using "Tyttöystävä" in a sentence and their turkish translations:
Bir kız arkadaşım var.
Keşke güzel bir kız arkadaşım olsa.
Kız arkadaşım beni terk etti.
Zaten bir kız arkadaşım var.
Mary, Tom'un kız arkadaşıdır.
Tom'un tatlı bir kız arkadaşı var.
Tom'un Kanadalı bir kız arkadaşı var.
Tom'un kız arkadaşı Kanadalı.
Tom'un yeni kız arkadaşı çok genç.
Tom'un yeni kız arkadaşı bir vejetaryen.
Onun ciddi bir kız arkadaşı var.
Tom gerçekten güzel bir kız arkadaşı var.
Mary o zaman Tom'un kız arkadaşıydı.
Tom'un kız arkadaşı, ondan ayrılmakla tehdit etti.
Tom'un Mary adında bir kız arkadaşı vardı.
Tom'un bir kız arkadaşı olduğunu bilmiyordum.
Duydum ki yeni bir kız arkadaşın varmış.
Birisi bana bir kız arkadaşın olduğunu söyledi.
Mary'nin Tom'un kız arkadaşı olduğunu düşündüm.
O benim kız arkadaşım.
Kız arkadaşım bir aktristir.
Bu benim kız arkadaşım.
Tom teknesine kız arkadaşının adını verdi ama sonra o onu terk etti.
Tom kız arkadaşının adını koluna dövme yaptırdı fakat sonra o onu terk etti.