Examples of using "Kirjoittaa" in a sentence and their turkish translations:
Yazabilir misin?
Lütfen onu not edebilir misin?
O güzel şekilde yazar.
Bir roman yazmaya çalıştım.
Bir kitap yazmaya başladım.
Tarihi yazmayı unuttum mu?
Tom yavaş yazar.
Öğretmen tahtaya yazı yazıyor.
Bir kitap yazmak istiyorum.
Yazmayı unutma.
Emily bir mektup yazıyor.
Tom bir otobiyografi yazıyor.
Tom bir roman yazıyor.
Mary aşk romanları yazıyor.
Ben üzerine yazmak için bir şey istiyorum.
O, çalışma odasında bir şey yazıyor.
O yaşamak için müzik yazıyor.
O şimdi bir mektup yazıyor.
O, güzel şiirler besteler.
Ben bir mektup yazmak zorundayım.
Yazmak o kadar zor mu?
Birlikte bir şarkı yazmaya çalışalım.
O, romanlar yazmaya başladı.
Sen bir kitap yazmalısın.
Tom Mary'ye yazamayı unuttu.
Yazmayı sever misin?
Bir roman yazmalısın.
Sen bir mektup yazmalısın.
Onlara bir not yazacağım.
Ona bir not yazacağım.
Tom, Mary'ye bir mektup yazıyor.
- Tom hâlâ şarkılar yazar.
- Tom hâlâ şiirler yazar.
O iyi yazar.
Tom nadiren bize yazıyor.
Ben her zaman bir çocuk kitabı yazmak istedim.
O her hafta bana yazar.
O bana haftada bir kez yazar.
Günümüzde kim mektup yazıyor?
Benim bölgemdeki örümcekler hakkında bir kitap yazmak istiyorum.
- İki eliyle de yazabiliyor.
- Yazarken iki elini de kullanabiliyor.
O şiirler ve romanlar yazıyor.
Onlara bir mektup yazabiliriz.
Ona bir mektup yazabiliriz.
Bob bana ayda bir kez yazar.
Çabucak ona yazmalısın.
O, haftada bir kez ebeveynlerine yazar.
Bana yazmak için bir şey verin.
O her hafta annesine yazmaktan geri kalmaz.
Yazmak için bana bir parça kağıt ver.
O, Fransızcayı hem konuşur hem de yazar.
Vikipedi'ye madde yazmayı sever.
Tom masasında bir şey yazmakla meşgul.
O, Fransızcayı konuşabilir ve yazabilir.
John ayda bir ailesine mektup yazar.
Onu yazmalıydım.
Marika Japonca okuyup yazabilir mi?
Fransızca yazmayı severim.
Tom Japoncayı okuyabilir ve yazabilir mi?
O, Wikipedia için makale yazmayı seviyor.
Belki Tom'a bir mektup yazmalıyım.
- Bu cümleyi yeniden yazmalısın.
- Bu cümleyi yeniden yazmalısınız.
Tom iyi yazar.
Olanlarla ilgili bir şarkı yazmayı bile denedim.
Tom Fransızcayı hem konuşabilir hem de yazabilir.
Mektubumu yazmak için hiç kalemim yok.
O kendi adını bile yazamaz.
Eğer işe yararsa onlara bir not yazabilirim.
İşe yararsa ona bir not yazabilirim.
O bana nasıl yazacağımı öğretti.
Mektup yazmam gerekiyor. Kağıdın var mı?
O ölüyorken kendi kanıyla katilin adını yazmaya çalıştı.
Tom bu mektubu kendi yazmış olamaz.
Tom şarkılar yazardı.
Üzgünüm size yazmam uzun sürdü.
Tom solaktır, ancak sağ eliyle yazar.
Onun adını ve adresini bilsem ona yazabilirim.
Yazmak şöyle dursun, okuyamaz bile.
Cümlelerinin çevrilmesini istiyorsan, en iyi seçeneğin onları İngilizce yazmak.
- İstediğiniz herhangi bir dilde yazabilirsiniz. Tatoeba'da bütün diller eşittir.
- İstediğiniz dilde yazabilirsiniz. Tatoeba'da tüm diller eşittir.
Çoğu kişi günlük hayatı hakkında yazı yazar.
Londra'ya varır varmaz bize iki satır yazmayı unutma.
Tatoeba'ya yüzlerce cümle yazmak isterdim ama yapmam gereken şeyler var.
Tom iyi yazabilir.
O hâlâ zaman zaman romanlar yazar fakat eskisi kadar sık değil.
O, bir günlük tutmaya karar verdi.
Tom otuzuna kadar şarkılar yazmaya başlamadı.
Tom neredeyse bir yerli gibi yazabilir fakat onun telaffuzu berbattır.
El yazısı kullanabilen genç insanların sayısının gitgide azaldığını şaşkınlıkla öğrendim.