Examples of using "Kalliota" in a sentence and their turkish translations:
Pekâlâ, kaya tırmanışını seçtiniz.
Ne diyorsunuz? Halatla mı inelim, karlı taraftan aşağı mı kayalım?
Hadi, araziye girmek için kayalara tırmanmayı deneyelim.
Diğer seçenekse kendi halatımı kullanmak. Onu bağlayıp yamaçtan aşağı inebilirim.
Bu dikey kanyon duvarları yüzünden yukarı da çıkamam. Buna kayayla çevrelenmek deniyor.