Examples of using "Jumissa" in a sentence and their turkish translations:
Fermuar sıkıştı.
Trafikte sıkıştık.
Kedim ağaçta sıkıştı.
Biz şimdilik burada sıkıştık.
Bu çekmece sıkışmış.
Tom'un arabası çamura battı.
Viyana'nın hamsterleri kapana kısılmıştır. Dışarı çıkamazlar.
O sıkışmış.
Tom uyku tulumundan çıkamıyor. Fermuar sıkışmış.
Bu dikey kanyon duvarları yüzünden yukarı da çıkamam. Buna kayayla çevrelenmek deniyor.