Examples of using "Asuvat" in a sentence and their turkish translations:
Bedeviler çölde yaşar.
Onlar orada yaşıyor.
Onlar alt katta yaşıyor.
Onlar bir evde yaşar.
Ebeveynlerim kırsalda yaşıyorlar.
Samiler, Laponya'da yaşar.
Onlar yakınlarda yaşarlar.
Mary'nin anne ve babası büyük bir evde yaşarr.
onlar bu kasabada yaşıyorlar.
Onlar Helsinki, Finlandiya'da yaşarlar.
Onlar büyük bir evde yaşıyorlar.
Onlar bitişiğimizde yaşıyorlar.
Onlar bir yerel idarede yaşıyor.
Tom ve Mary birlikte yaşıyorlar.
Birçok evsiz insan parklarda yaşıyor.
Mary ve Tom nerede yaşıyor?
Tom ve Mary bir mağara evinde yaşıyor.
- Onlar nerede yaşıyor?
- Nerede yaşıyorlar?
Tom ve Mary şimdi Boston'da yaşıyor.
Tom ve Mary aynı evde yaşıyorlar.
- Tom'un iki oğlu var, İkisi de Boston'da yaşıyor.
- Tom'un iki oğlu var. İkisi de Boston'da yaşıyor.
...şehir bölgelerinde yaşayanlar insanlardan kaçınmak için gececi olur.
Almanya'da yaşayan iki arkadaşım var.
Tom'un Boston'da yaşayan iki erkek kardeşi var.
Şimdi Tom ve ailesi nerede yaşıyor?
- Tom'un iki oğlu var, İkisi de Boston'da yaşıyor.
- Tom'un iki oğlu var. İkisi de Boston'da yaşıyor.
Dünyanın en güzel kadınlarının Boston'da yaşadığını duydum.
Ben bir kasabada yaşıyorum ama anne ve babam köyde yaşıyorlar.
Bizim binamızda yaşayan bir sürü insan mal sahibinden hoşlanmıyor.
Tom, Mary, John ve Alice'in hepsi Boston'da yaşıyor.
Tokyo'da yaşayan yabancı iş adamları çoğunlukla ithal batı ürünlerinin yüksek fiyatlarından şikâyet etmektedir.