Examples of using "Tube" in a sentence and their turkish translations:
Tom TV izliyor.
Vajina kaslı bir tüptür.
Lütfen bir tüp diş macunu al.
Tüp, patlama sonucu paramparça oldu.
Büyük bir tüp diş macunu istiyorum.
Bizim hala eski tüplü televizyonumuz var.
Bütün gün bu aptal kutusuna bakmaktan bıkmadın mı?
Diş macununu tüpe geri koyamazsın.
O, tüpten diş macunu sıktı.
Londra'daki metrolar "the Tube" olarak bilinir.
Endotrakeal tüp takarken gırtlağa zarar vermemek her zaman önem arz eden bir konudur.
Tom posteri sardı ve karton bir tüpün içine koydu.
Hemşire hastaya portakal suyunu bir cam tüp vasıtasıyla verdi.
Bir şişe şampuan, bir tüp diş macunu kadar maliyetlidir.
Test tüpündeki asiti sulandırmak için kaç litre su kullandınız?
Metro istasyonu nerede?