Examples of using "Remembered" in a sentence and their turkish translations:
Tom hatırladı.
Ben herkesi hatırladım.
Birini hatırladım.
Tom her şeyi hatırladı.
Tom bir şey hatırladı.
Az önce hatırladım.
Onu hatırladım.
Yanlış hatırladım.
- Kimse benim doğum günüm hatırlamıyordu.
- Kimse benim doğum günüm hatırlamadı.
Şey, sadece hatırladım.
Hiç kimse benim ülkemi hatırlamadı.
- Seni hemen hatırladım.
- Sizi hemen hatırladım.
Tom bunun hepsini hatırladı.
Hatırlamana sevindim.
O bir isim hatırladı.
Onların hepsi Tom'u hatırladılar.
Şimdi bir şey hatırladım.
Ben hep onu hatırlarım.
- Hep hatırlanacaksın.
- Sen her zaman hatırlanacaksın.
- Sami o geceyi hatırladı.
- Sami o geceyi hatırlıyordu.
Hiç kimse Tom'u hatırlamadı.
Hatırladığına inanamıyorum.
Ne dendiğini hatırladı.
Tom Mary'yi oldukça iyi hatırladı.
Onu sevdiğimi hatırlıyorum.
Hatırlanmak güzel.
Onlar hatırlanmayı hak ediyor.
- Tom tüm ayrıntıları hatırladı.
- Tom her ayrıntıyı hatırladı.
Tom her zaman hatırlanacak.
Hatırlanmak istiyorum.
Nasıl hatırlanacağız?
Aklıma bir fıkra geldi.
Tom onu yapmayı hatırladığını söyledi.
Yangın tarihte hatırlanır.
Tom'un beni hatırladığına inanamıyorum.
Elbette hatırlanmak istiyorum.
Hatırladığın gibi mi?
Dan Linda'ya verdiği sözünü hatırladı.
Umarım Tom tıraş olmayı hatırlamıştır.
Aslında Tom'un beni hatırladığını düşünüyorum.
Tom'un bugünkü toplantıyı hatırlamış olacağını düşündüm.
Arkadaşım hangi yola gideceğini hatırladı.
Aniden ölen annemi hatırladım.
Tom anahtarlarını nereye koyduğunu hatırladı.
Palyaço onun en çok hatırlanan rolüdür.
Adımın hatırlanmasını istiyorum.
Senin, benim erkek kardeşim olduğunu hatırladım.
Nasıl hatırlanmak istiyorsunuz?
Hatırladığımdan daha da güzelsin.
Leyla, Sami'yi ortaokuldan hatırlıyordu.
Sami katil olarak hatırlanacak.
neyse o oyunlarımızı hatırladık o günlerimizi hatırladık ve mutlu olduğumuzu düşünüyorum en azından
fikirden hikâyeye -- ve hepsinin hatırlanması.
Bu mektupları, aklımda büyükannemle yazdığım için
Nasıl hatırlanmak istediğim budur.
Oğlunu gördüğüm zaman onu hatırladım.
Hatta hatırladığımdan daha güzel görünüyorsun.
Az önce yapmak zorunda olduğum bir şeyi hatırladım.
Bugün düşünüp yanıma şemsiye bile aldım.
Bu yıl doğum gününü hatırladım, değil mi?
Tom, Mary'yi en son nerede gördüğünü hatırladı.
Ona annesi telefon açıyorsa, bir iş aklına gelmiştir.
Ha, şimdi hatırladım. Kütüphane yarın kapalı.
Nasıl hatırlanmak istediğim bu değil.
Tom yetiştirdiği tavşanları hatırladı.
Mary hatırladığımdan daha bile güzel.
Öldükten sonra hatırlanmak istiyorum.
Keşke bunu nasıl yapacağımı hatırlasam.
Trajedi tekrarlanmaması için hatırlanmalı.
Resmi görünce hikayeyi hatırladım.
Kolomb Günü, "Yerli Direniş Günü" diye anılmalıdır.
Hiç kimse doğum günümü hatırlamadığı için üzgündüm.
Ben sadece yapmak zorunda olduğum bir şey olduğunu hatırladım.
Tom Mary'nin onun nereye gitmesini söylediğini hatırladı.
Büyük bir adam başarılarından dolayı hatırlanacaktır.
Sonra o, Prensesin ona söylediğini hatırladı.
Az önce sana söylemek zorunda olduğum şeyi hatırladım.
Okula ilk gittiği günü hatırladı.
Tom, son kez Mary'ye sarıldığı zamanı hatırladı.
Geciktiğimi hatırlayıp gaza bastım.
Sam büyürken kendisine “Erkekler ağlamaz” dendiğini hatırlıyordu.
Aniden o kadar çok kitaba parasal gücümün yetmeyeceğini hatırladım.
Tüm insanlar yüzlerce yıl hatırlanacak.
Tom Mary için çiçekler almayı hatırlamayı diledi.
O, çok küçük olan oda 418'in boş olduğunu hatırladı.
O oda 418'in, çok küçük bir oda, boş olduğunu hatırladı.
Tom Mary ve John'un onu öldürmeye çalıştığını hatırladı.
Yapmak zorunda olduğum bir şeyimin olduğunu şimdi hatırladım.
Onu seven bizler tarafından hep hatırlanacak.
Tom başka birinin hatırlayamadığı her türlü şeyi hatırladı.
Tom'un yapmasını istediğimiz şeyi yapmayı hatırladığını umuyorum.
Tom ilk karşılaştığında Mary'nin ne kadar güzel olduğunu hatırladı.
Sizin gibi bir insan tarafından hatırlanmak büyük bir onur.
Kapıyı kapattıktan sonra anahtarımı içeride bıraktığımı hatırladım.
Sadece bir somun ekmek almam gerektiğini hatırladım.
Ve sonra insanoğlunun suda yaşayamadığını hatırladı.