Translation of "Remember" in Turkish

- Remember it.
- Remember that.

Onu hatırla.

Remember

Unutmayın

Remember?

Hatırladınız mı?

Remember!

Unutmayın!

Remember.

- Hatırla.
- Hatırlayın.

- Tom'll remember.
- Tom will remember.

Tom hatırlayacak.

- I remember.
- I do remember.

Hatırlıyorum.

- I don't remember!
- I can't remember.
- I don't remember.

Ben hatırlayamıyorum.

- Now I remember.
- Now I remember!

Şimdi hatırlıyorum.

- Now I remember.
- I remember now.

Şimdi hatırlıyorum.

- I remember it!
- I remember it.

Onu hatırlıyorum!

- I remember that.
- I remember that!

Onu hatırlıyorum.

- I can't remember.
- I don't remember.

Hatırlamıyorum.

Remember Ingolf?

Ingolf'u hatırlayın.

We remember.

Biz hatırlıyoruz.

They'll remember.

- Onlar unutmayacaklar.
- Onlar hatırlayacaklar.

Remember it.

Onu hatırla.

Remember everything.

Her şeyi hatırla.

Remember this!

Bunu unutma!

Remember Lockerbie!

- Lockerbie'yi hatırla!
- Lockerbie'yi unutma!

- You don't remember anything?
- Don't you remember anything?

- Hiçbir şey hatırlamıyor musun?
- Bir şey hatırlamıyor musun?

- Tom wouldn't remember me.
- Tom didn't remember me.

Tom beni hatırlamadı.

- I remember that vividly.
- I remember it vividly.

Dün gibi hatırlarım.

- I just don't remember.
- I just can't remember.

Ben sadece hatırlamıyorum.

- I remember seeing her.
- I remember seeing him.

Onu gördüğümü hatırlıyorum.

- I remember seeing him.
- I remember seeing it.

Onu gördüğümü anımsıyorum.

- I hardly remember him.
- I hardly remember her.

Neredeyse onu hatırlamıyorum.

- Do you remember it?
- Do you remember that?

Onu hatırlıyor musun?

You remember that?

Bunu hatırlıyor musunuz?

Remember, relentlessly triage.

Unutmayın inatla triaj yapın.

Sara doesn't remember

Komşularının çığlık attığını,

Remember these particles?

Bu partikülleri hatırladınız mı?

I don't remember.

Hatırlamıyorum.

Do you remember

hatırladınız mı?

Unreconciled, they'll remember,

uzlaşmazlığı hatırlayacaklar

You don’t remember?

Hatırlamıyorsanız...

Do you remember?

- Hatırlıyor musun?
- Hatırladınız mı?

I'll remember that.

Onu hatırlayacağım.

You remember it?

Onu hatırlıyor musun?

Remember your promise.

Sözünü unutma.

I remember you.

Seni hatırlıyorum.

I remember this.

Bunu hatırlıyorum.

I'll remember you!

- Seni hatırlayacağım!
- Sizi hatırlayacağım!

Tom couldn't remember.

Tom hatırlayamadı.

I don't remember!

Hatırlamıyorum!

Remember these rules.

Bu kuralları unutma.

Tom didn't remember.

Tom hatırlamadı.

I remember laughing.

Güldüğümü hatırlıyorum.

I do remember.

Hatırlıyorum.

I remember her.

Onu hatırlıyorum.

You don't remember?

Hatırlamıyor musun?

I remember Tom.

Tom'u hatırlıyorum.

Tom can't remember.

Tom hatırlayamıyor.

You'd remember Tom.

- Tom'u hatırlardın.
- Tom'u hatırlardınız.

Don't you remember?

- Hatırlamıyor musun?
- Hatırlamıyor musunuz?

I remember something.

Bir şey hatırlıyorum.

I remember them.

Onları hatırlıyorum.

Just remember that.

Sadece onu hatırla.

Please remember me.

Lütfen beni hatırla.

Try to remember.

Hatırlamaya çalış.

You wouldn't remember.

Sen hatırlamazdın.

Remember this rule.

Bu kuralı hatırla.

I remember him.

Onu hatırlıyorum.

You'd remember them.

- Onları hatırlardın.
- Onları hatırlardınız.

You'd remember him.

- Onu hatırlardın.
- Onu hatırlardınız.

Remember, you're pregnant.

Hamile olduğunu unutma.

Please remember that.

Lütfen onu hatırla.

We remember you.

Biz seni hatırlıyoruz.

They remember you.

Onlar seni hatırlıyor.

He won't remember.

Onu hatırlamayacak.

Now I remember.

Şimdi hatırlıyorum.

I remember everything.

Ben, her şeyi hatırlıyorum.

Remember Tom's advice.

- Tom'un tavsiyesini unutmayın.
- Tom'un tavsiyesini unutma.
- Tom'un tavsiyesini hatırla.
- Tom'un tavsiyesini hatırlayın.

We remember that.

Onu hatırlıyoruz.

Remember last year.

Geçen yılı hatırla.

Remember to recycle.

Geri dönüşüm yapmayı unutmayın.

Remember your words!

Sözlerini unutma!

Always remember God.

Her zaman Tanrı'yı hatırla.

Remember, you promised.

Unutma, söz vermiştin.

Remember my words!

Sözlerimi unutma!

You may not remember me, but I remember you.

Sen beni hatırlamayabilirsin, ama ben seni hatırlıyorum.