Translation of "Quarter" in Turkish

- It's quarter to two.
- It's a quarter till two.

İkiye çeyrek var.

It's quarter to two.

İkiye çeyrek var.

It's quarter past six.

Saat altıyı on beş geçiyor.

It's quarter past one.

Saat biri çeyrek geçiyor.

The third quarter GNP growth was 1% over the preceding quarter.

Üçüncü çeyrekte GSMH, bir önceki çeyreğe göre yüzde 1 arttı.

- He'll come at quarter past three.
- She'll come at quarter past three.

Üçü çeyrek geçe gelecek.

For the past quarter millennium,

Geçtiğimiz çeyrek milenyumda,

It has gone a quarter.

15 dakika geçti.

It's a quarter past eight.

Saat sekizi çeyrek geçiyor.

It's a quarter past nine.

Saat dokuz çeyrek.

It's quarter to eight now.

Sekize çeyrek var.

It's a quarter to three.

Saat üçe çeyrek var.

It's a quarter past six.

Altıyı çeyrek geçiyor.

It's a quarter to two.

İkiye çeyrek var.

- I ate a quarter of a cake.
- I ate a quarter of the cake.

Ben kekin dörtte birini yedim.

Statements will be mailed every quarter.

Hesap özetleri her üç ayda bir gönderilecektir.

He'll come at quarter past three.

Üçü çeyrek geçe gelecekler.

- It's 18:15.
- It's quarter past six.
- It's a quarter past six.
- It's 6:15pm.

Saat öğleden sonra 6.15.

It happened at a quarter past eleven.

- O, on bir on beşte oldu.
- O, on biri çeyrek geçe oldu.

Sales fell off in the third quarter.

Üçüncü çeyrekte satışlar azaldı.

I ate a quarter of the cake.

Ben pastanın dörtte birini yedim.

I eat dinner at quarter past seven.

Yediyi çeyrek geçe akşam yemeğini yerim.

The economy contracted in the last quarter.

Ekonomi son çeyrekte küçüldü.

It's about a quarter mile from here.

O buradan yaklaşık çeyrek mil.

Mary ate a quarter of the cake.

Mary çeyrek pasta yedi.

Apple sold 75 million iPhones this quarter.

Apple bu çeyrekte 75 milyon tane iPhone sattı.

I didn't play in the first quarter.

İlk çeyrekte oynamadım.

Tom didn't play in the third quarter.

Tom üçüncü çeyrekte oynamadı.

They make up a quarter of her diet.

Beslenmesinin dörtte birini oluştururlar.

Corporate earnings in the first quarter improved sharply.

Şirket kazançları ilk çeyrekte keskin şekilde gelişti.

A loss in third-quarter revenues was predicted.

Üçüncü çeyrek gelirlerinde bir kayıp öngörülüyordu.

It's a quarter after nine in the morning.

Saat sabah dokuzu çeyrek geçiyor.

- It's a quarter past nine.
- It's 9:15.

- Saat dokuzu çeyrek geçiyor.
- Saat dokuz çeyrek.

Your ship sails at a quarter past four.

Senin gemin dördü çeyrek geçe denize açılır.

I've already translated a quarter of the book.

Zaten kitabın dörtte birini tercüme ettim.

Tom scored 13 points in the third quarter.

Tom üçüncü çeyrekte 13 sayı kaydetti.

It is a little after a quarter to eleven.

O, on bire çeyrek kaladan biraz sonra.

- It's one forty-five.
- It's a quarter to two.

Saat ikiye çeyrek var.

My team has never advanced beyond the quarter-finals.

Takımım hiç çeyrek finalden öteye gidemedi.

- It's quarter to eight now.
- It is 7:45.

- Sekize çeyrek var.
- Saat şimdi yedi kırk beş.

The second quarter GNP growth was higher than predicted.

İkinci çeyrek GSMH büyüme tahmin edilenden daha yüksekti.

I have my supper at a quarter past seven.

Akşam yemeğini yedi çeyrekte yiyorum.

That's one and a quarter billion people leaving poverty behind,

Bu da 1,25 milyar insanın yoksulluktan kurtulduğu anlamına gelir

The Latin Quarter is a neighborhood for students in Paris.

Latin Quarter, Paris'teki öğrenciler için bir semttir.

We have Big Macs, we have Quarter Pounders with cheese.

Big Mac lerimiz, Quarter Pounders larımız

In a quarter of an hour the sun will set.

Bir buçuk saate kadar güneş batacak.

The word downtown refers to the business quarter of any town.

Kent merkezi sözcüğü, herhangi bir kentin iş semti anlamına gelir.

My mother woke me up saying "It's a quarter past seven".

Annem saat " 07:15 " diyerek beni uyandırdı.

Squirrels only find a quarter of the nuts that they bury.

Sincaplar gömdükleri fıstıkların sadece dörtte birini bulurlar.

I went through to the quarter-finals in the chess tournament.

Satranç turnuvasında çeyrek finale kadar yükseldim.

- It's quarter to eight now.
- It is 7:45.
- It's 7:45.

Saat 7.45.

Even a quarter kilometer away, the sound of the bomb was heard.

- Çeyrek kilometre ötede bile bomba sesi duyuldu.
- Bombanın sesi çeyrek kilometre öteden bile duyuldu.

The company incurred a deficit of $400 million during the first quarter.

Şirket ilk çeyrekte 400 milyon dolar açık verdi.

From what Tom tells me, we are doing very well this quarter.

Tom'un bana söylediğine göre, bu çeyrekte çok iyiyiz.

Global economic downturn , the UAE achieved a hundred billion in the first quarter

gerilemeye tanık olan yirmi iki yüzyılda BAE , yılın ilk çeyreğinde yüz milyar dolar kazandı

Do you know what they call a quarter pounder with cheese in Paris?

Paris'te çeyrek librelik bir peynirliye ne dediklerini biliyor musun?

In American money, a "quarter" is 25 cents; 4 quarters make a dollar.

Amerikan parasında, bir " çeyrek " 25 sent; 4 çeyrek bir dolar yapar.

We start class at nine o'clock, but he didn’t come until quarter past.

Dersimiz saat dokuzda başlıyor, fakat o dokuzu çeyrek geçeye kadar gelmedi.

By 1995, nearly a quarter of non-college educated Nlack men were in prison.

1995'te, üniversite mezunu olmayan siyahilerin neredeyse çeyreği hapisteydi.

That measured within a quarter inch of mens pockets, but these were primarily used

ilk mavi kadın kotlarını tanıttı; ama bunlar genellikle

- She ate a fourth of the cake.
- He ate a quarter of the cake.

O, kekin dörtte birini yedi.

In the ensuing melee, no quarter was given, with many in the Ottoman vanguard falling

Ardından gelen göğüs göğüse savaşta onlara yer verilmedi, Osmanlı generallerinden biri birçok personel

The race was watched by a crowd of nearly a quarter of a million people.

Yarış, bir milyona yakın bir kalabalık tarafından izlendi.

María looked at the starry sky, with a quarter moon that illuminated that autumn night.

María, sonbahar gecesini aydınlatan çeyrek ayı bulunan, yıldızlı gökyüzüne baktı.

When half of the Moon's disc is illuminated, we call it the first quarter moon. This name comes from the fact that the Moon is now one-quarter of the way through the lunar month.

Ayın diskinin yarısı ışıklandırıldığında biz buna ilk çeyrek ay deriz. Bu isim kameri ay boyunca ayın yolun dörtte birinde olduğu gerçeğine dayanmaktadır.

And, by the way, if this number is already abnormally low, over a quarter of all people

Ve, bu arada, bu sayı zaten varsa anormal derecede düşük, tüm insanların dörtte birinden fazlası

The Elbe Philharmonic Hall is a symbol of HafenCity, a new quarter of the German city Hamburg.

Elbe Filarmoni Salonu, Alman kenti Hamburg'un yeni bir semti olan HafenCity'nin bir sembolüdür.

With five minutes left to play in the third quarter, the game was stopped because of lightning.

Üçüncü çeyrekte oynamak için üç dakika kaldığı için, yıldırımdan dolayı oyun durduruldu.

To make the dish of dry potatoes and onions , you will need a quarter kilogram of small potatoes.

Kuru patates ve soğan yemeği yapmak için, çeyrek kilogram küçük patatese ihtiyacın olacak.

Although fatalities tend to be rare, many people have died as a result of volcanic eruptions during the last quarter century.

Ölümlerin nadir olma eğilimi olmasına rağmen, birçok kişi son çeyrek yüzyıl boyunca volkanik patlamalar sonucu öldü.

It was quarter to twelve when the alarm broke out. Mr. Cunningham had just got into bed, and Mr. Alec was smoking a pipe in his dressing-gown.

Alarm çaldığında saat on ikiye çeyrek vardı. Bay Cunningham yeni yatmıştı ve Bay Alec ropdöşambırıyla piposunu tüttürüyordu.

The government approved a new decree which effectively locks down the region of Lombardy in the north and 14 other provinces, covering one quarter of the Italian population.

Hükümet, İtalya nüfusunun çeyreğini barındıran kuzeydeki Lombardiya bölgesini ve diğer 14 vilayeti etkili biçimde tecrit edecek yeni kararnameyi onayladı.