Examples of using "Principles" in a sentence and their turkish translations:
Onlar iyi ilkeler.
Bu benim prensiplerime aykırı.
Bu ilkelerime aykırı.
Tom'un hiç ilkeleri yok.
Bunlar iyi ilkeler.
Aynı ilkelere sahibiz.
O, ilkelerine bağlıdır.
O benim ilkelerime aykırı.
Eşitliğin ilkeleri
O, prensiplerine sadık kalıyor.
O prensiplerine sadık kaldı.
Onun ilkelerine aykırı gidemedi.
İlkelerim için ölürdüm.
Bu ilkelerin ölmeye değer olduğunu düşünüyorum.
İlkelerine göre yaşamalısın.
İlkelerine uyarak yaşamalısın.
Vatansever, ahlaki ilkelerine bağlı kalır.
İlkelerine göre hareket etmelisin.
Bunlar, uğrunda ölmek için iyi ilkeler.
temel eğitim ilkeleri, işte o zaman atılmıştır.
Bu adam ilk denge prensiplerini buldu.
Sizin ilkeleriniz eylemleriniz ile tutarlı değil.
Borç para almak ilkelerime aykırıdır.
O, ilkeleri için gerçek bir inatçıydı.
İlkelerini para için feda etmeyi reddetti.
Kralın ilkelerinde sabit bir standart vardır.
Gramerin temel ilkeleri çok zor değil.
ön yargılarımızın yorumlarımızı, bakışımızı nasıl etkilediğini
Birkaç etkili ve ortak prensipte anlaşarak
saygı olmadan diğer ilkeler işe yaramaz.
Bu programın genel ilkeleri bugün hâlâ geçerlidir.
işte o zaman Cumhuriyet'te esas olacak bütün eğitim ilkeleri,
- Ne olursa olsun acı sona kadar ilkelerime bağlı kalacağım.
- Ne olursa olsun sonuna kadar ilkelerime bağlı kalacağım.
Beynin aslen yapıyor olduğu şeyin prensiplerinden biridir.
Polis sorunundan daha büyük olan, ilkelerdeki izlenecek yol için
Bu ülke, özgürlük, eşitlik ve kardeşlik ilkeleri üzerine kurulmuş.
İslam'da beyazın siyaha üstünlüğü yoktur.
İyi haber şu ki usul adaletinin ilkeleri kolay
Bu küresel şirket genel olarak kabul görmüş muhasebe ilkelerini izliyor.
Birinin ilkeleri için savaşmak onlara göre yaşamaktan daha kolaydır.
Kilise ve devletin ayrılması, anayasanın temel ilkelerinden biridir.
Bir grup Amerikalı mimar, ürün tasarımcısı, mühendis ve bilim adamı, evrensel tasarımın yedi ilkesini geliştirmiştir.
Ben buraya dünyada Birleşik Devletler ve Müslümanlar arasında yeni bir başlangıç noktası aramak için geldim; biri karşılıklı ilgi ve karşılıklı saygıya dayalı; biri Amerika ve Müslümanın münhasır olmadığı ve rekabet içinde olması gerekmeyen gerçeğine dayalı.Bunun yerine onlar örtüşürler ve ortak prensipleri paylaşırlar - adalet ve ilerleme prensipleri tüm insanların hoşgörü ve haysiyeti.