Examples of using "Princess" in a sentence and their turkish translations:
Sen benim prensesimsin.
Sen benim prensesimsin.
Günaydın prenses.
Prenses neredeydi?
O, prensesi kurtardı.
Tatlı rüyalar, benim prensesim.
- Küçük prensesim nerede?
- Hani küçük prensesim?
Prenses bekliyor.
Hayat acıdır, prenses.
Prenses ölmelidir.
O bir prenses olmayı hayal ediyordu.
Prenses nerede hapsedildi?
Prenses gibi yaşıyor.
Gerçekten bir prenses misin?
Mary bir masal prensesi.
Prenses eldivenlerini çıkardı.
Seni bir prenses olarak düşünüyorum.
Prenses, iksiri içme.
Gezintin nasıldı, Prenses?
Prenses kelimelerle tarif edilemeyecek kadar güzeldi.
Bu prenses kalededir.
O, prensesi kurtarmak zorundaydı.
Prensesi kurtarmalısın.
Ben prensesin bir arkadaşıyım.
Prenses kralın taç giyme törenine katıldı.
Kralın kızı bir prensestir.
Prensesi kurtarmak için geldim.
Tom bana bir prenses gibi davranır.
Tom Mary'ye bir prenses gibi davranır.
Prenses yemek pişirmeye düşkündü.
Prenses altın bir elbise giydi.
Mario prensesi kurtaramadı.
Herkes ona bir prenses gibi davrandı.
Herkes Mary'ye bir prenses gibi davranıyordu.
Prenses kalede yaşıyor.
Prensesi karşılamak için bayraklar salladılar.
Prenses ona gülmekten kendini alamadı.
Mary'nin en sevdiğim film "Prenses Gelin"dir.
Prenses gözleri kapalı yattı.
O, prensesi kurtarmak için gönderildi.
Prensesi kurtarmak için kim gönderildi?
Prenses altın bir taç takıyor.
Sen bana bir prenses olduğumu söylemiştin.
Prenses köpekbalığı tarafından yenildi.
Prenses büyüden kurtuldu.
Prenses altından yapılmış bir arabaya bindi.
Prenses piyanonun yanında durdu.
Prenses büyük bir kalede yaşıyor.
Şövalye Tristan, prenses Iseult'yu sevdi.
- Prenses bir komi olarak kılık değiştirdi.
- Prenses kendini bir komi olarak gizledi.
Hiç kimse prensesi güldüremedi.
Prenses çok makyaj yapıyordu.
- Bir prenses olduğunu hayal etti.
- Rüyasında bir prenses olduğunu gördü.
Prenses imparatordan af diledi.
Bir prenses bizzat ona geldi.
Mary eski Mısırlı bir prenses gibi giyindi.
Prenses Diana'nın trajik ölümü dünyayı şoka uğrattı.
Prenses rolünü kim oynayacak?
O gerçek bir prenses olduğunu söyledi.
Prenses kötü bir büyücü tarafından yakalandı.
O güzel bir prensese aşık oldu.
O güzel prensese aşık oldu.
Prenses basit bir çoban kılığına girdi.
O, ejderhayı öldürdü ve prensesi kurtardı.
Gerda "O bir prensesle mi yaşıyor?" diye sordu.
Mary bir prenses gibi davranılmasını istiyor.
Çok yakışıklı bir prens istisnai güzel bir prensesle tanıştı.
Prenses bir Elf prensine aşık oldu.
Prenses, anında prense aşık oldu.
Güzel prenses, prense aşık oldu.
Prens ve prenses hemen aşık oldular.
Bir zamanlar güzel bir prenses varmış.
Savaşçı senin için öldü, benim tatlı prensesim.
Büyük ödül prensesten bir öpücüktü.
Sonra o, Prensesin ona söylediğini hatırladı.
Saray prenses için yaldızlı bir kafes oldu.
Bir zamanlar, güzel bir prenses yaşıyordu.
Prenses kulenin tepesinde yaşıyor.
Prenses Mary, Tom adındaki güçlü ejderha tarafından yakalandı.
Yedi cüceler, prensesin yeni ailesiydi.
Teşekkürler Tom, ama prenses başka bir kalede.
Kız kardeşin sanki bir prenses kadar asil görünüyor.
Prens ve prenses tezahürat yapan kalabalığın içinden geçtiler.
Yakışıklı prens çok güzel bir prensese aşık oldu.
Genç prensesin ayağı kaydı ve suya düştü.
Prenses saraydan kaçmak için bir oğlan gibi giyindi.
Hoş geldin prenses. Tekrar bizimle olman bir onurdur.
Yaşlı kadın gitti ve yakında Prenses ile birlikte geri döndü.
Geçmiş hayatta bir prenses olduğumu düşünüyorum.