Examples of using "Prejudices" in a sentence and their turkish translations:
Önyargılarınız gösteriyor.
Aynı zamanda kendilerine bütün önyargılarımızı da vermişiz.
o zaman şunu yapalım önyargılarınızı kırabilmek için size bir soru soracağım
ön yargılarımızın yorumlarımızı, bakışımızı nasıl etkilediğini
Dilsel uyuşmazlık nedeniyle Quebec'e karşı önyargılar vardır.
Kararlarımızda önyargılarımızdan etkilenmemeliyiz.
Keşke insan beyninde de önyargıları silmek böyle kolay bir şey olsa.
Birisi bana Albert Einstein'ın "Sağduyu on sekiz yaşında kazanılan ön yargıların birikimidir." dediğini söyledi.