Examples of using "Pointless" in a sentence and their turkish translations:
O beyhude.
O yararsız.
Bu anlamsız.
Bunun hepsi anlamsız görünüyor.
O anlamsız olurdu.
Bunun yararsız olduğunu fark ettik.
Tartışmayı uzatmak fuzuli.
Onunla tartışmaya hiç gerek yok.
Tom işinin anlamsız olduğunu düşünüyor.
O, işinin anlamsız olduğunu düşünüyor.
Sanırım işim anlamsız.
- Sana bunun anlamsız olmadığını söyledim.
- Sana bunun yararsız olmadığını söyledim.
O, işinin yararsız olduğunu düşünüyor.
Hayat zalim; fakat anlamsız değil.
Sevgisiz hayat tamamen anlamsızdır.
Anlamsız bir yaşam, erken doğmuş bir ölümdür.
Tom tartışmanın faydasız olduğunu görebiliyordu.
- Bir defa öldüğünde büyük bir servete sahip olmak anlamsızdır
- Ölür ölmez büyük bir servete sahip olmak anlamsızdır.
Daha fazla tartışma gereksiz.
Böyle sorunlu bir birey ile tartışmak anlamsız.
Onunla tartışmanın faydası yok.
Onunla tartışmanın faydası yok.