Translation of "Partner" in Turkish

0.010 sec.

Examples of using "Partner" in a sentence and their turkish translations:

He's my partner.

O benim ortağım.

She's my partner.

O, benim partnerim.

I'm Tom's partner.

Ben Tom'un ortağıyım.

Tom made partner.

Tom ortak oldu.

Blindfold your partner.

Senin partnerinin gözlerini bağla.

I made partner.

Ortak oldum.

I've got a partner.

Bir arkadaşım var.

You're a good partner.

Sen iyi bir ortaksın.

I'm Tom's new partner.

Tom'un yeni arkadaşıyım.

I'm your new partner.

- Senin yeni ortağınım.
- Yeni ortağın benim.

I was Tom's partner.

Ben Tom'un ortağıydım.

Tom is my partner.

Tom benim eşim.

I need a partner.

Bir arkadaşa ihtiyacım var.

Tom was my partner.

Tom benim ortağımdı.

Layla loves her partner.

Leyla partnerini sever.

Tom isn't my partner.

- Tom benim ortağım değildir.
- Tom benim partnerim değildir.

He's my business partner.

İş ortağım.

Tom is my business partner.

Tom benim iş ortağım.

I don't need a partner.

Benim bir ortağa ihtiyacım yok.

Tom is my dance partner.

Tom benim dans partnerim.

I have a business partner.

Bir iş ortağım var.

I just made Tom partner.

Sadece Tom'la ortak oldum.

Tom is a good partner.

Tom iyi bir ortaktır.

Tom is my old partner.

Tom benim eski arkadaşım.

Tom doesn't have a partner.

Tom'un bir hayat arkadaşı yok.

Tom was never my partner.

- Tom asla benim eşim değildi.
- Tom asla benim ortağım değildi.

Did you find a partner?

Bir ortak buldun mu?

Who is your dance partner?

Dans arkadaşınız kim?

Tom is Mary's business partner.

Tom, Mary'nin iş ortağıdır.

Tom became Mary's business partner.

Tom Mary'nin iş ortağı oldu.

I don't have a partner.

Benim bir ortağım yok.

Tom's skating partner is Mary.

Tom'un patenci ortağı Mary'dir.

Tom is a senior partner.

Tom büyük ortak.

How did you meet your partner?

- Eşinle nasıl tanıştın?
- Eşinizle nasıl tanıştınız?

I'm not looking for a partner.

Bir ortak aramıyorum.

The police officer's partner was shot.

Polis memurunun ortağı vuruldu.

I'm looking for a bilingual partner.

Ben iki dilli bir ortak arıyorum.

Mary's partner is a taciturn person.

Mary'nin ortağı sakin bir kişidir.

Or with your partner, or your spouse.

veya sevgilinle ya da eşinle yapmıştın.

I want you to be my partner.

Ortağım olmanı istiyorum.

Do you want to be my partner?

Benim ortağım olmak ister misin?

Tom wants to buy out his partner.

Tom ortağının tüm hisselerini ele geçirmek istiyor.

Have you found a partner by now?

Şimdiye kadar bir ortak buldun mu?

I'd like you to be my partner.

Benim arkadaşım olmanı istiyorum.

Every good fighter needs a sparring partner.

Her iyi dövüşçünün antrenman maçı yapılan bir boksöre ihtiyacı vardır.

It's hard to find a dance partner.

Bir dans partneri bulmak zordur.

Sami wanted to find a new partner.

- Sami yeni bir ortak bulmak istedi.
- Sami yeni bir partner bulmak istiyordu.

Quietly leaning out of aspirations of making partner,

bir ortak bulma hevesinden, haftalık 60 saatlik mesailerden

Pigeons stay with the same partner for life.

Güvercinler ömür boyu aynı eşle kalırlar.

I told Tom he could be my partner.

Tom'a arkadaşım olabileceğini söyledim.

Tom wanted Mary to be his dance partner.

Tom Mary'den onun dans partneri olmasını istedi.

How did Tom get to be a partner?

Tom nasıl bir ortak oldu?

Algeria is a reliable partner in the region.

Cezayir bölgede güvenilir bir ortak.

The FBI was an active partner in the investigation.

FBI soruşturmada aktif bir ortaktı.

Layla was very bad at choosing a decent partner.

Leyla iyi bir ortak seçmekte çok kötüydü.

Mary's life partner is a man of few words.

Mary'nin hayat arkadaşı az konuşan bir adamdır.

An exhibitionist would be the ideal partner for a voyeur.

Bir teşhirci bir sapık için ideal bir ortak olurdu.

My partner and I have been winning every game today.

Ortağım ve ben bugün her oyunu kazanıyoruz.

In our ancestors, the woman is very dependent on her partner

Atalarımızda kadın eşine çok bağlıdır

I bought out my partner and now the company is mine.

Ortağımın yasal haklarını satın aldım ve artık şirket benim.

Mr. Goat Butt never told me there would be a partner.

Bay Goat Butt bir ortak olacağını bana hiç söylemedi.

I hope my partner can come to an agreement with you.

İnşallah ortağım seninle anlaşmaya varabilir.

Tom's partner thought that they should also sell gourmet popcorn seasonings.

Tom'un ortağı, gurme patlamış mısır baharatlarını da satmaları gerektiğini düşündü.

Lay on the floor and cradle the body of his canine partner

yere uzanıp bir suçluyla değil de kanserle olan mücadelesini kaybettiği için

And I should be thinking about ways to help them partner with us

Bizimle partner olmaları ve daha anlamlı yatırım yapmaları için

I think asking Tom to be your partner would be a big mistake.

Bence Tom'un ortağın olmasını istemek büyük bir hata olurdu.

So when you think about a child, a close friend, or a romantic partner,

Çocuğunuzu, yakın bir arkadaşınızı ya da duygusal partnerinizi düşündüğünüzde

Turns it into a simple partner in it, although today it transfers only about

. Büyük faydalarıyla, onu petrol servetinden zenginleştiriyor ve onu

He said that he had no idea that his partner was a corrupt cop.

O, ortağının rüşvetçi bir polis olduğuna dair hiçbir fikri olmadığını söyledi.

The teacher and her partner took the people attending the wedding to a park.

Öğretmen ve partneri düğüne katılan insanları bir parka götürdü.

To Indonesia (19-21 May) helping to make sure London and the UK remain the regional partner

Londra ve İngiltere'nin bölgesel seçim ortağı olmasını sağlamak için

And I see myself in my youth, now gone. And my partner is my refuge from tensions, and vice versa.

gençlik yıllarımdaki hâlime bakıyorum, ki çoktan geçti gitti. Gerilimler karşısında hayat arkadaşıma sığınıyorum. O da bana sığınıyor.

When meeting a person for the first time, be sure to pay attention to the distance placed between yourself and your partner.

Birisiyle ilk kez karşılaştığında, kendinle arkadaşın arasına konulan mesafeye kesinlikle dikkat et.

[Bear] You were a great partner on this journey, and your decisions helped us to stay safe and to find the anti-venom.

Bu yolculuk boyunca harika bir ortak oldunuz ve kararlarınız güvende kalıp panzehri bulmamıza yardımcı oldu.

Charon is considered to be a satellite of the (dwarf) planet Pluto. However, because its diameter is more than half as large as that of Pluto itself, it can be considered an equal partner; and Pluto and Charon can be considered a double planet.

Charon gezegen Pluto'nun bir uydusu olarak kabul edilmektedir. Ancak onun çapı Pluto'nun yarı çapından daha büyük olduğu için o, eşit bir ortak olarak kabul edilmektedir; ve Pluto ve Charon bir çift gezegen olarak kabul edilmektedir.