Translation of "Mule" in Turkish

A mule kicked Tom.

Bir katır Tom'u tekmeledi.

- He is stubborn as a mule.
- He's as stubborn as a mule.

O bir katır kadar inatçı.

Tom had a Moscow Mule.

Tom'un bir Moskova katırı vardı.

- Tom is as stubborn as a mule.
- Tom is stubborn as a mule.

Tom bir katır kadar inatçı.

Have you ever ridden a mule?

Hiç katır sürdün mü?

Tom got kicked by a mule.

Tom bir katır tarafından tekmelendi.

He is stubborn as a mule.

O bir katır kadar inatçıdır.

I got kicked by a mule.

Bir katır tarafından tepildim.

This mule can't carry a heavier load.

Bu katır daha ağır bir yük taşıyamaz.

There was a mule cart on the road.

Yolda bir katır arabası vardı.

I still have bruises where the mule kicked me.

Katırın beni tekmelediği yerde hâlâ çürüklerim var.

My friend disappeared like a grey mule in the fog.

Arkadaşım sisteki bir gri katır gibi kayboldu.

The old man loaded his mule with bags full of sand.

- Yaşlı adam katırına çuvallar dolusu kum yükledi.
- Yaşlı adam katırına çuval çuval kum yükledi.

You are as stubborn as a mule! For once, accept that she is right.

Bir katır kadar inatçısın! Bu sefer onun haklı olduğunu kabul et.